Küresel gıda devleri metan emisyonlarını azaltmakta zorlanıyor
Starbucks, Kraft Heinz, Nestlé, Danone ve diğer büyük gıda şirketleri, süt ürünleri tedarik zincirlerinden kaynaklanan metan gazı emisyonlarını azaltmakta beklenen ilerlemeyi sağlayamıyor. Bu şirketler, 2023 sonunda kurulan Süt Ürünleri Metan Eylem İttifakı kapsamında metan emisyonlarını düşürme, verilerini kamuoyuyla paylaşma ve somut eylem planları oluşturma taahhüdünde bulundu. Ancak 2025 Mayıs itibarıyla yalnızca 7 şirket metan emisyon verilerini kısmen yayımladı; bunlardan sadece 3’ü ittifakın kriterlerine uygun eylem planı sundu ve sadece 1’i belirgin bir azaltım hedefi koydu. Geri kalanlar ise plan hazırlama tarihini bu yılın sonuna ertelendi.
Metan, kısa vadede karbondioksite göre yaklaşık 80 kat daha güçlü bir sera gazı olmasına rağmen, atmosferde daha kısa süre kalıyor. Bu yüzden uzmanlar metan emisyonlarının hızlıca azaltılmasını, iklim değişikliğiyle mücadelede “acil durum freni” olarak görüyor.
Hayvancılıktan kaynaklanan metan, insan faaliyetlerinden doğan emisyonların üçte birine yakınını oluşturuyor. Özellikle sığırların geviş getirmesi ve gübre kaynaklı salımlar, süt endüstrisinin metan ayak izini büyütüyor. Her ne kadar süt üretimindeki verimlilik artsa da artan tüketim bu kazanımı gölgeliyor. Örneğin, son 20 yılda süt verimi yüzde 33 artarken, hayvan sayısı sadece yüzde 9 arttı. Buna rağmen metan salımı hâlâ artıyor.
Bazı teknolojiler bu emisyonları azaltabiliyor: Örneğin Bovaer adlı yem katkısı ineklerin metan salımını yüzde 30’a kadar azaltabiliyor. Ancak bu tür çözümler maliyetli: Hayvan başına yıllık 75 dolara mal olan Bovaer, binlerce başlık çiftliklerde önemli bir yük oluşturuyor. Gübreden kaynaklanan metanı azaltmak için kullanılan ayrıştırıcılar ya da biyogaz üretim sistemleri ise yüzbinlerce, hatta milyonlarca dolara mal olabiliyor. Bu nedenle çiftçilerin çoğu, devlet ya da şirket destekleri olmadan bu yatırımları gerçekleştiremiyor.
Gerekli mali yatırımları yapmıyorlar
Avrupa'da Bel Group ve Arla gibi firmalar çiftçilere sürdürülebilir uygulamalar için teşvik verirken, ABD’de bu alandaki kamu desteği azaldı. Biden yönetiminin başlattığı 3,1 milyar dolarlık sürdürülebilir tarım fonu, Trump yönetimi tarafından “iklim fonu israfı” olarak görülerek iptal edildi. Bu durum, özellikle Avrupa’ya ihracat yapan Amerikan üreticileri için dezavantaj yaratıyor.
Şirketlerin yaptığı harcamalar da sınırlı kalıyor. Örneğin Starbucks, 2024 yılında 28 çiftlikteki projelere yalnızca 8,5 milyon dolar ayırdı, bu, aynı yıl elde ettiği 3,8 milyar dolarlık kârın bir günlük kısmına denk geliyor. Kraft Heinz ise hâlâ temel sürdürülebilirlik adımlarını planlama aşamasında. Şirketler, büyük hedefler koymalarına rağmen bu hedeflere ulaşmak için gerekli mali yatırımları yapmıyor.
Uzmanlara göre süt ürünleri kaynaklı metan emisyonlarının azaltılması için şirketlerin çok daha büyük çaplı finansal katkılar yapması ve tedarik zincirlerini dönüştürmesi gerekiyor. Aksi hâlde verilen iklim taahhütlerinin gerçek bir karşılığı olmayacak.
"Sürdürülebilirlik" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?