Parlak bir 2025’in ardından, yatırımcılar Avrupa bankalarının hisselerinin 2026’da da yükselmeye devam etmesini bekliyor. Bunu güçlü kazançlar ve özellikle yapay zekadan kaynaklanan maliyet tasarrufları destekliyor. Avrupa Merkez Bankası’ndan (ECB) olası faiz indirimleri ve resesyon endişeleri azaldıkça, yatırımcılar Avrupa bankalarına karşı daha da pozitif hale geldi ve sektöre yönelik beklentilerini karmaşık bir ortamda olmasına rağmen yükseltti.
Bankaların yapay zekaya yönelmesi
Bu arada, yapay zeka (YZ), yatırımcıları Avrupa bankalarının hisselerine çeken yeni bir güç olarak öne çıktı; kısmen bölgedeki teknoloji şirketlerinin eksikliği, birçok yatırımcının YZ faydalanıcılarını eski ekonomi piyasalarında aramasına neden oldu. Bankalar, operasyonel verimliliği ve dolandırıcılık tespitini geliştirmek, ayrıca personel maliyetlerini azaltmak için YZ’yi kullanmaya başladı. Dünyanın en büyük varlık yöneticisi BlackRock’un temel hisse senetleri baş yatırım sorumlusu Helen Jewell, “Avrupa bankaları YZ’den gerçek bir fayda sağlayabilir” dedi. BlackRock’un yönetimi altında yaklaşık 12 trilyon dolar varlık bulunuyor. Jewell, bir basın etkinliğinde, “YZ hikayesinin büyük kısmı gelir kazananlara odaklandı ama YZ söz konusu olduğunda maliyet kazananlarından da fayda sağlayanlar olduğunu biliyoruz” dedi.
UBS, yatırımcılara yönelik bir notta, YZ’nin bankaların kısa vadeli değerlemeleri ve uzun vadeli kazançları için önemli bir potansiyel yukarı yönlü kaynak olduğunu belirtti. Ancak bu bazı riskleri de beraberinde getiriyor. YZ ile ilgili aşırı iyimserlik ve dot-com tarzı çöküş riskleri konusunda uyarılar, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve İngiltere Bankası dahil çeşitli taraflardan geldi. Ve riskler sadece YZ ile sınırlı değil.
Yüksek riskler
Avrupa Merkez Bankası (ECB), euro bölgesi bankalarının jeopolitik gerilimler, değişen ticaret politikaları, iklimle ilgili krizler ve hatta ABD dolarına maruz kalan bankalar için dolara ilişkin sıkışmalar gibi şoklara karşı “benzeri görülmemiş şekilde yüksek” riskle karşı karşıya olduğunu söyledi. Yine de yatırımcılar bankacılık hisselerini kararlılıkla topladı. Societe Generale hisseleri bu yıl yüzde 140, Commerzbank yüzde 125 yükseldi ve Barclays hisseleri neredeyse yüzde 70 arttı. Avrupa banka hisselerinin bir endeksi yüzde 60’ın üzerinde yükseldi; bu, 2024’teki yüzde 25’lik artışın üzerine ekleniyor ve pan-Avrupa endeksine göre dört kat daha iyi bir performans gösteriyor.
Yatırımcılar ayrıca bu hisseleri, özellikle ABD bankacılık hisseleriyle kıyaslandığında, nispeten ucuz buluyor. LSEG verilerine göre Avrupa banka hisseleri şu anda fiyat/defter değerinin yaklaşık 1,17 katında işlem görüyor; bu, 2007 zirvesinin yaklaşık yüzde 40 altında ve ABD rakiplerinin 1,7 katının altında.
Kazanç beklentileri artıyor
Maliyetler açısından, Goldman Sachs bir notta, maliyetlerin 2025 ile 2027 arasında yıllık bileşik yüzde 1 oranında artacağını belirtti. ABD bankası ayrıca 2026’ya kadar verimliliğin devam edeceğini öngörüyor; bankaların maliyet/gelir oranlarının yıllık bazda 130 baz puan iyileşmesi bekleniyor, yani şirketlerin gelir elde etmek için daha az harcama yapması öngörülüyor. Danışmanlık firması McKinsey, geçen yıl yaptığı tahminde, YZ’nin küresel bankacılık sektörüne yıllık 340 milyar dolara kadar ek değer sağlayabileceğini ve operasyonel maliyetlerde yüzde 20 düşüş yaratabileceğini öngördü.
UBS, YZ uygulamasından elde edilecek tasarrufların tam olarak ortaya çıkması yıllar alsa bile, bunun değerlemelerde daha büyük bir genişlemeyi tetikleyecek kadar büyük bir değişim olacağını belirtti. Geçen ay analistler, sektöre yönelik net revizyonlarını Mayıs 2023’ten bu yana en yüksek seviyeye çıkardı ve 12 aylık ileriye dönük kazanç büyüme beklentileri 2023’ten bu yana en yüksek seviyeye yükseldi.
ECB’nin en güncel verilerine göre euro bölgesi şirketlerine bankacılık kredisi büyümesi hala 2023 ortasından bu yana en yüksek seviyelerine yakın seyrediyor. İşletmelere verilen kredi büyümesi ekim ayında yüzde 2,9 ile değişmedi; bu, ağustosta yüzde 3 ile Mayıs 2023’ten bu yana en yüksek seviyenin hemen altında. Hanehalkına verilen kredi büyümesi ise yüzde 2,6’dan yüzde 2,8’e yükselerek son 2,5 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. BlackRock’tan Jewell, Avrupa bankalarının önümüzdeki üç yıl içinde temettüler ve hisse geri alımları yoluyla piyasa değerinin yüzde 20-25’ini hissedarlara geri vereceğini öngörüyor. BlackRock’tan Jewell, “Avrupa’da ekonomik dayanıklılık görüyoruz ve bu, daha fazla faiz indirimi görsek bile, bu ekonomik dayanıklılığın… Avrupa bankaları için iyi olacağı anlamına geliyor” dedi.