Trump’ın Ukrayna barış girişimi dört gün içinde nasıl tıkandı?
ABD Başkanı Trump’ın sosyal medya paylaşımı Ukrayna-Rusya savaşını sona erdirme çabalarının yalnızca dört gün içinde tıkandı yorumlarına neden oldu. Diplomatik çıkmaz, Putin’in zaman kazanmaya yönelik stratejisiyle Trump’ın hızlı çözüm arayışını karşı karşıya getirdi.
22 Ağustos 2025, 11:52
Güncelleme: 22 Ağustos 2025, 16:19
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapılacak olası görüşmenin, Türkiye, İsviçre veya Avusturya'da yapılabileceğine işaret etti. Ancak ABD Başkanı Donald Trump’ın son açıklamaları görüşme umutlarını azalttı. Pazartesi günü Trump, kanlı Ukrayna çatışmasını hızla sona erdirerek barış sağlayacağını iddia etti. Perşembe günü ise, Ukrayna’nın Rusya’ya yeni saldırılar düzenlemeden savaşı kazanamayacağını söyledi. Trump, sosyal medya paylaşımında, “Bu harika bir savunmaya sahip ama hücum yapmasına izin verilmeyen harika bir spor takımı gibi. İlginç zamanlar bizi bekliyor!!!” ifadelerini kullandı.
Bu ani fikir değişikliği, Trump’ın savaşı bitirmeye yönelik son girişimindeki azalan iyimserliği gözler önüne serdi. Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile bir zirve düzenleyip barış anlaşması sağlama umudu gerçekleşmedi. Putin ve Zelenskiy’nin kendi başlarına bir araya gelip savaşı bitirmeyi görüşmesi yönündeki yedek planı da sonuçsuz kaldı.
ABD ve Avrupalı yetkililer, bir barış anlaşması sağlanması durumunda Rusya’nın Ukrayna’ya tekrar saldırmasını önlemeyi amaçlayan barış gücü yapısı üzerinde hâlâ müzakere ediyor. Ancak bu fikir Kremlin tarafından hızla reddedildi ve Trump’ın ABD ordusuna önemli bir rol verme konusundaki istekliliği sorgulanmaya başladı.
Ukrayna, uzun menzilli füzeler geliştirmeye çalışıyor ancak bu programın durumu uzun süredir gizli tutuluyor. Zelenskiy kısa süre önce yeni bir uzun menzilli seyir füzesinin üretildiğini açıkladı. Bu büyük çaplı programın aralık sonu ya da gelecek yıl başında tamamlanması bekleniyor. Öte yandan, Ukrayna’nın halihazırda gelişmiş bir drone endüstrisi bulunuyor. Diplomatik bir atılımın başarısızlığa uğramasının bir nedeni de Trump ve Putin’in müzakere tarzlarının oldukça farklı olması. Eski yardımcılarına göre Trump, kişisel ilişkilere fazlasıyla dayanan doğaçlama bir yaklaşıma sahip. Rus lideri yakından gözlemlemiş olan eski ABD yetkilileri Putin’in hazırlıklarında metodik ve duygusallıktan uzak olduğunu söylüyor.
Trump, geçen yılki seçim kampanyasında çatışmayı 24 saat içinde sona erdireceğini iddia etmişti; daha sonra bu vaadin “ironi” olduğunu söyledi. Putin ise çok daha uzun vadeli bir strateji izliyor: Diplomatlar konuşurken, sahada konumunu yavaş yavaş güçlendirebileceğini düşünüyor. Bu, her iki taraf için binlerce can kaybı anlamına gelse bile.
Nate Reynolds, Biden yönetiminde Ulusal Güvenlik Konseyi’nde Rusya dosyasını yönetti ve durumla ilgili olarak, “Ruslar bu çatışmada zamanın kendi lehlerine işlediğini düşünüyor. Barış anlaşması için müzakerlerde hiç aceleleri yok. İki taraf da temel konularda hâlâ çok uzak noktada” değerlendirmesini yaptı. Trump, pazartesi günü Avrupalı liderlerle yaptığı toplantıda, açık mikrofonla duyulan sözlerinde Putin’le bir atılımın eşiğinde olduğunu ifade etti: Bence o benimle bir anlaşma yapmak istiyor, anlıyor musun? dedi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a.
Trump, şimdiye dek Ukrayna’ya uzun menzilli füzeler göndermedi veya ABD envanterinden hızla yeni silahlar tahsis etmedi. Onun yerine, ABD’nin Avrupa’ya silah satacağı bir sistem kurdu; böylece Avrupa ülkeleri, özellikle Patriot hava savunma sistemleri gibi silahları Ukrayna’ya daha çok gönderebilecek. Bu hafta, Hazine Bakanı Scott Bessent, ABD’nin bu silahların fiyatlarını yüzde 10 artırdığını açıkladı. Bu artışın, Ukrayna’daki Avrupa liderliğindeki güvenlik gücüne hava desteği sağlamak için kullanılabileceği düşünülüyor.
Trump ayrıca, Kremlin’i anlaşma yapmaması nedeniyle ağır yaptırımlarla cezalandırma sözü vermişti. Ancak şu ana kadar yalnızca, Hindistan’ın Rus petrolü satın alması nedeniyle bu ülkeye yönelik gümrük vergileri getirdi. Bu vergiler önümüzdeki hafta yürürlüğe girecek. Trump, Rusya’nın en büyük enerji müşterisi olan Çin’e yönelik ise herhangi bir yaptırım uygulamadı. Öte yandan, Trump yönetimi Avrupa müttefiklerini hâlâ Rus petrolü satın aldıkları için eleştiriyor.
Trump, ABD askerlerinin Ukrayna’da sahaya inmeyeceğini de söyledi ancak Amerikan kuvvetlerinin ülkede konuşlu Avrupa birliklerine destek sağlayabileceğini belirtti. Trump Salı günü Fox News’te, “Bunu garanti edebilirim, çünkü başkan benim” dedi.
Bu ani fikir değişikliği, Trump’ın savaşı bitirmeye yönelik son girişimindeki azalan iyimserliği gözler önüne serdi. Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile bir zirve düzenleyip barış anlaşması sağlama umudu gerçekleşmedi. Putin ve Zelenskiy’nin kendi başlarına bir araya gelip savaşı bitirmeyi görüşmesi yönündeki yedek planı da sonuçsuz kaldı.
ABD ve Avrupalı yetkililer, bir barış anlaşması sağlanması durumunda Rusya’nın Ukrayna’ya tekrar saldırmasını önlemeyi amaçlayan barış gücü yapısı üzerinde hâlâ müzakere ediyor. Ancak bu fikir Kremlin tarafından hızla reddedildi ve Trump’ın ABD ordusuna önemli bir rol verme konusundaki istekliliği sorgulanmaya başladı.
“Putin’in söylediklerinden bazılarını fazla olumlu okuma eğiliminde”
Planlarının büyük kısmı hâlâ hayata geçmemişken Trump, son yedi aydır karşı karşıya olduğu temel belirsizliklerle baş başa: Putin’e baskı yapmaya ne kadar istekli? Zelenskiy’i ne ölçüde desteklemeye hazır? Rusya konularında ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nde eski üst düzey yetkili olan Thomas Graham, “Olumlu yanı, artık daha gerçekçi konular konuşuluyor. Güvenlik garantileri ve toprak meselelerini nasıl ele alacağımız gibi. Ama başkanın karşılaştığı meselelerin karmaşıklığını tam olarak anlamadığı çok açık. Putin’in söylediklerinden bazılarını fazla olumlu okuma eğiliminde” değerlendirmesini yaptı.Savaşın yönünün değişmesi mümkün görünmüyor
Trump perşembe günü sosyal medyada yaptığı paylaşımla barışın yakın olmadığını kabul etmiş gibi göründü. Paylaşımda barış çabalarına hiç değinmeden Ukrayna’ya savaşı artırma çağrısında bulundu. Savaş, doğu ve güney Ukrayna’da kanlı bir yıpratma savaşına dönüştü. Rusya çok büyük kayıplar vererek küçük kazanımlar elde ediyor. Ukrayna’nın savaşın yönünü tersine çevirmesi, yeni silah tedariki ve personel açığına çözüm olmadan kısa vadede pek mümkün görünmüyor.Ukrayna, uzun menzilli füzeler geliştirmeye çalışıyor ancak bu programın durumu uzun süredir gizli tutuluyor. Zelenskiy kısa süre önce yeni bir uzun menzilli seyir füzesinin üretildiğini açıkladı. Bu büyük çaplı programın aralık sonu ya da gelecek yıl başında tamamlanması bekleniyor. Öte yandan, Ukrayna’nın halihazırda gelişmiş bir drone endüstrisi bulunuyor. Diplomatik bir atılımın başarısızlığa uğramasının bir nedeni de Trump ve Putin’in müzakere tarzlarının oldukça farklı olması. Eski yardımcılarına göre Trump, kişisel ilişkilere fazlasıyla dayanan doğaçlama bir yaklaşıma sahip. Rus lideri yakından gözlemlemiş olan eski ABD yetkilileri Putin’in hazırlıklarında metodik ve duygusallıktan uzak olduğunu söylüyor.
Trump, geçen yılki seçim kampanyasında çatışmayı 24 saat içinde sona erdireceğini iddia etmişti; daha sonra bu vaadin “ironi” olduğunu söyledi. Putin ise çok daha uzun vadeli bir strateji izliyor: Diplomatlar konuşurken, sahada konumunu yavaş yavaş güçlendirebileceğini düşünüyor. Bu, her iki taraf için binlerce can kaybı anlamına gelse bile.
Nate Reynolds, Biden yönetiminde Ulusal Güvenlik Konseyi’nde Rusya dosyasını yönetti ve durumla ilgili olarak, “Ruslar bu çatışmada zamanın kendi lehlerine işlediğini düşünüyor. Barış anlaşması için müzakerlerde hiç aceleleri yok. İki taraf da temel konularda hâlâ çok uzak noktada” değerlendirmesini yaptı. Trump, pazartesi günü Avrupalı liderlerle yaptığı toplantıda, açık mikrofonla duyulan sözlerinde Putin’le bir atılımın eşiğinde olduğunu ifade etti: Bence o benimle bir anlaşma yapmak istiyor, anlıyor musun? dedi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a.
“Silah yoksa, anlamı kalmaz”
Trump’ın Ukrayna’ya, Rus topraklarına saldırı çağrısı yaptığı sosyal medya paylaşımı, bazı uzmanlara göre diplomasinin uzayacağının anlaşılmasıyla tekrar denge kurma girişimi olabilir. ABD’nin eski Moskova Büyükelçisi ve NATO nezdinde temsilci olan Alexander Vershbow, “Bu, Trump’ın sözde stratejisinde eksik kalan en temel unsurun Rusya’ya baskı olduğunu fark ettiğini gösteriyor. Ama bu baskıyı destekleyecek silah yoksa, bunun da pek bir anlamı kalmaz” dedi.Trump, şimdiye dek Ukrayna’ya uzun menzilli füzeler göndermedi veya ABD envanterinden hızla yeni silahlar tahsis etmedi. Onun yerine, ABD’nin Avrupa’ya silah satacağı bir sistem kurdu; böylece Avrupa ülkeleri, özellikle Patriot hava savunma sistemleri gibi silahları Ukrayna’ya daha çok gönderebilecek. Bu hafta, Hazine Bakanı Scott Bessent, ABD’nin bu silahların fiyatlarını yüzde 10 artırdığını açıkladı. Bu artışın, Ukrayna’daki Avrupa liderliğindeki güvenlik gücüne hava desteği sağlamak için kullanılabileceği düşünülüyor.
Trump ayrıca, Kremlin’i anlaşma yapmaması nedeniyle ağır yaptırımlarla cezalandırma sözü vermişti. Ancak şu ana kadar yalnızca, Hindistan’ın Rus petrolü satın alması nedeniyle bu ülkeye yönelik gümrük vergileri getirdi. Bu vergiler önümüzdeki hafta yürürlüğe girecek. Trump, Rusya’nın en büyük enerji müşterisi olan Çin’e yönelik ise herhangi bir yaptırım uygulamadı. Öte yandan, Trump yönetimi Avrupa müttefiklerini hâlâ Rus petrolü satın aldıkları için eleştiriyor.
Trump, ABD askerlerinin Ukrayna’da sahaya inmeyeceğini de söyledi ancak Amerikan kuvvetlerinin ülkede konuşlu Avrupa birliklerine destek sağlayabileceğini belirtti. Trump Salı günü Fox News’te, “Bunu garanti edebilirim, çünkü başkan benim” dedi.