Gençlere tecrübeyle yoğrulmuş hayat dersleri
Hayat bir yolculuksa, ben artık yolun ortasını geçtim—şayet teknoloji ve yaşam kalitesi sayesinde bu yolculuk uzamazsa. Bu, karamsarlık değil; farkındalıkla yoğrulmuş bir kabulleniş.
Her adımda biriktirilen tecrübeler, öğrenilen dersler artık sadece bize ait değil. Gençlerle, gelecek nesillerle paylaşılmayı bekleyen bir mirasa dönüşmeli; paylaşılmadıkça bir çınarın sessiz gölgesinden öteye geçemez.
Bir zamanlar çırak olarak babamın demir atölyesinde dövdüğüm çelik; bugün diplomasinin müzakere masalarında, enerji devlerinin strateji toplantılarında, dünya liderlerine kapalı kapılar ardında danışmanlıkta ve kaleme aldığım kitapların satır aralarında şekil buldu.
O çıraklık, beni İş Bankası Teftiş Kurulu’ndan Dışişleri’ne, OECD’den IEA’ye, British Gas’den Londra Enerji Kulübü’ne, Şişecam’dan Genel Energy, Global Resources Partners’a ve birçok uluslararası şirket yönetim kuruluna taşıyan bir zihinsel altyapının temeli oldu.
Ama tahmin edeceğiniz gibi o yol, sanıldığı kadar dümdüz bir otoyol değil; taşlı, virajlı ve bolca yol ayrımıyla dolu bir patikaydı. Hâlâ da öyle.
İşte o patikadan geçen ve son nefesine kadar da yürüyecek biri olarak, bugünün gençlerine —ve genç kalmakta ısrar edenlere— hayatın sınavlarından geçmiş, stratejik düşünceyle yoğrulmuş bazı temel ilkeleri ve öğütleri paylaşmak istiyorum.
Eminim bu ilkelerin çoğuna zaten aşinasınız; ama yeniden hatırlamak, daha iyi bir yol haritası çizmek için bazen gereklidir.
1. Geçmişin küllerinden geleceğin inovasyonunu yak
Tarih yalnızca nostalji değil, stratejik bir pusuladır. Güçlü bir gelecek inşa etmek isteyen her lider, önce köklerini anlamalıdır. Atatürk’ün Cumhuriyeti bir enkazdan doğurması; Mandela’nın 27 yıl hücrede, bir ulusun kaderini şekillendiren zihinsel özgürlükle yoğrulması, tarihî figürlerin yalnızca ilham değil, strateji kaynağı olduğunu gösterir. Bugünün lideri, geçmişten beslenmeli ama geçmişte yaşamamalıdır.
2. Başarı bir durak değil, sürekli evrilen bir süreçtir
Forbes 500 listesine girmek bir sonuç değil, uzun bir yolculuğun durağıdır. Steve Jobs’un Apple’dan kovulmasıyla başlayan yeniden doğuş, bir markadan öte, bir zihniyet dönüşümüdür. Türkiye’den Güler Sabancı, soyadının yükünden sıyrılarak kurumsal liderlikte bireysel başarı hikâyesi yazmıştır. Unutmayın: Başarı, yalnızca zafer anlarıyla değil; tökezlediğinizde nasıl ayağa kalktığınızla ölçülür.
3. Bilgiyle donanmak, zamanın ötesine geçmektir
Küresel rekabette en güçlü silah: bilgi. Bill Gates hâlâ her yıl onlarca kitap okuyor. Elon Musk, kendini roket mühendisliği konusunda eğiterek SpaceX’i kurdu. Ben de hâlâ öğreniyorum: yapay zeka, hidrojen ekonomisi, dijital diplomasi… Çünkü hayat boyu öğrenmeyen, sistem dışı kalır.
Yatırım tavsiyem mi? Kendine yatırım yap. Dil öğren, kültür keşfet, yazmayı öğren. Birikim yalnızca finansal değil, zihinseldir.
4. Sağlık: Görünmeyen ama kritik sermaye
Kariyerin zirvesinde olup sağlığını kaybetmiş bir CEO’nun dramı, sadece bireysel değil, kurumsal bir çöküştür. Zihinsel denge, fiziksel sağlık ve içsel huzur, liderliğin en temel sacayağıdır. Artık yöneticiler yoga yapıyor, meditasyona zaman ayırıyor, doğaya sığınıyor. Çünkü sağlıksız bir zihin stratejik düşünemez.
5. Değişimi yönetmek, geleceği şekillendirmektir
Yapay zeka, iklim krizi, dijital dönüşüm… Bunlar sadece trend değil, yaşadığımız çağın iskeleti. Getir gibi yerli girişimler, sadece teknolojiyi takip etmedi; ona yön verdiler. Yeni nesil liderlik, bu değişkenleri doğru okuyabilme sanatıdır. Unutmayın: Teknolojiyi kullanan çok, ama onu yöneten azdır.
6. İnsan ilişkileri: Stratejik sermayenin kalbi
İyi bir yönetici olabilirsiniz ama iyi bir insan olmadan lider olamazsınız. Aziz Sancar’ın tevazusu, Muhammed Yunus’un mikro kredi modeli, başarının sadece zeka ve stratejiyle değil, vicdanla da inşa edildiğini gösterir. Sosyal sermaye, finansal sermayeyi dönüştürür. Karakterin yoksa, kariyerin bir kabuktan ibarettir.
7. Genç profesyoneller için kulak küpesi
- Kendini Tanı: SWOT analizini önce kendi benliğine uygula.
- Onurunu Koru: Ahlak, her şeyin temeli.
- İçsel Keşif: Dünya turuna çıkmadan önce iç dünyana seyahat et.
- Siyasi Farkındalık: Taraf tutmasan da etkilenirsin.
- Bir Yabancı Dili Ustalıkla Kullan: Ama kültürünü kaybetmeden.
- Köklerini Unutma: Aile yalnızca başlangıç noktası değil; pusuladır.
- Ekonomik Bağımsızlık: İlk maaş, karakterin tuğlasıdır.
- Zarafet: Sözde, davranışta, vedada estetik taşı.
- Kaliteli Dostluklar: Sosyal ağ değil, ruhsal bağ kur.
- Güzel Konuş, İyi Yaz: Düşünce, ancak ifade edilince değer kazanır.
- Kültür Bilinci: Medeniyet inşası, geçmişi anlamakla başlar.
- Otantik Ol: Maskelerle gelen başarı, çabuk erir.
8. Kendi hikâyenin yazarı ol
Çoğumuz başkalarının yazdığı senaryolarda figüranlık yapıyoruz. Medya, toplum, sistem senden roller bekliyor. Ama gerçekten kalıcı olmak isteyen, kendi hikâyesinin senaristi ve başrol oyuncusu olmalı. Cesaret, konfor alanından çıkmak değil; kendi yolunu çizmektir.
9. Merak et: Her şeyin başlangıcı
Merak, inovasyonun tohumudur. Yeni yerler görmek, farklı kültürler tanımak, farklı düşünceleri duymak… Bunlar yalnızca seyahat değil; zihinsel genişleme biçimidir.
10. Yaşımı değil, yaşanmışlığımı taşıyorum
Bugün hâlâ öğreniyorum. Hâlâ yanılıyorum. Hâlâ hayran kalıyorum. Ve en önemlisi, hâlâ şaşırabiliyorum. Demek ki henüz tamamlanmadım. Siz de yaşınızı değil, yaşanmışlığınızı çoğaltın.
Keşke daha çok sevebilseydim. Daha çok affedebilseydim. Gururumu biraz daha küçültüp, insanlara biraz daha fazla sarılabilseydim. Zamanın ayırdığı insanları, ben duvarlarla daha da uzaklaştırmışım. Oysa yıllar geçtikçe, başarıdan çok kalp kırıklıkları kalıyor akılda.
Şimdi sen, bugünkü hâlinle önümde duruyorsun. 20’lerindesin belki, ya da 30’larında. Hâlâ vaktin var. Hâlâ rüzgâr seninle. Pişman olma diye yazıyorum sana:
- Bir kitap yazmak istiyorsan, başla.
- Âşık olduysan, söyle.
- Babanla aran kötüyse, barış.
- Çocuklarınla daha çok vakit geçir.
- Her yıl bir yeni ülke gör.
- Girişim fikrin mi var? Dene. Batarsan da senden bir şey eksilmez.
- İşini sevmiyor musun? Hemen başla sevdiğin işi aramaya, saplanıp kalma orada.
- Gönüllü bir projeye katıl. Bir çocuğun yüzüne umut ol.
Ve en önemlisi: Hayatın sana biçtiği kimliği değil, kendi yazdığın kimliği giyin. Sahici ol.
Çünkü 20 yıl sonra geriye döndüğünde, sahip oldukların değil; yaşayamadıkların daha çok canını yakacak.
Bardağın boş tarafına değil, ışıkla dolan kısmına odaklan. Umudu hiçbir zaman elden bırakma. Çünkü gelecek, hazır olanı değil; yanmaya cesaret edeni seçer.
"Forbes Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-