Kalbin ritmini dinlemek
Beynin sağ ve sol yarım loblarının farklı işlevlere sahip olduğunu keşfeden Amerikalı nöropsikolog Roger W. Sperry, bu buluşuyla 1981 yılında Nobel Ödülü’nü aldığında yaptığı konuşmada şöyle diyordu: “Beynin iki yarısı, aynı vücutta yaşayan ama farklı biçimlerde düşünen iki zihin gibidir. Bu farklılık insanın hem mantıklı hem de yaratıcı olmasını sağlar.” Sperry, 1960’larda başladığı araştırmalarının kendisine Nobel getireceğini muhtemelen düşünmemişti ve muhtemelen 21’inci yüzyıla gelindiğinde, keşfettiği beynin sol lobunun işlevlerine insanlığın giderek daha az ihtiyaç duyacağını da… Zira mantık, analiz, matematik, neden – sonuç ilişkisi kurma görevlerini yerine getiren sol lob giderek yapay zekaya teslim oluyor.
Liderlik alanında küresel bir düşünür, yazar ve araştırmacı olan Prof. Peter Hawkins, sadece sol beyni aktif kullanmanın, nesneleri, sorunları görmek ama aralarındaki bağlantıları fark edememek gibi önemli bir risk oluşturduğunu söylüyor. Dünyanın en güçlü liderlerine danışmanlık veren Prof. Hawkins geleceğin başarılı liderleri için duygusal alan, sezgiler ve öğrenmeyle ilgili beynin sağ lobunu kullanmanın giderek önem kazanacağını ifade ediyor. Forbes Türkiye ekibine yeni katılan kıdemli editörümüz Elçin Cirik Şenel’in Prof. Hawkins’le yaptığı röportajda “yeni liderlikle” ilgili dikkat çekici ayrıntıları okuyacaksınız.
“Sol lob, sağ lob” meselesi -Sperry’nin tahmin edemeyeceği derecede- bundan sonra iş dünyasının karar vericilerinden bir lise öğrencisine kadar herkesi epey meşgul edecek. Çünkü yapay zekayı sol beynin bilişsel fonksiyonlarının dijital izdüşümü olarak tanımlayabiliriz ve kıyamet tam da burada kopuyor. Dünyanın en değerli teknoloji şirketleri arasında bulunan Nvidia’nın CEO’su Jensen Huang ‘World Government Summit’te yaptığı konuşmada bugüne kadar geçerli olan “Gençler mutlaka kodlama öğrenmeli” söylemine ters düşen o meşhur konuşmasında, el işçiliği ile üretimi, yaratıcı işleri kutsayarak başarıya giden yolda yeni bir rota çiziyordu.
Yapay zeka çağında iş dünyasının başarısı, gelişmiş sağ beyinden geçecek. Herkese daha çok derin içgörü, sezgi, empati, duygusal bağlam kurma becerisi, bütünsel farkındalık lazım. Ki ben buna kalbin ritmini dinlemek diyorum… İş birliği içinde çalışabilmek, başkalarını ‘duymak’, ‘görmek’, anlayabilmek, ihtiyaçlarını sezebilmek becerisini gösterebilenlerin ayakta kalacağı bir dünyadayız artık.