Renault ve Stellantis’ten AB’ye: Yeni kategori şart
Çinli otomobil üreticilerinin Avrupa pazarında giderek güç kazanması, Stellantis ve Renault gibi Avrupa’nın önde gelen üreticilerini harekete geçirdi. Bu iki büyük üretici, Avrupa Birliği'nden küçük otomobiller için daha az güvenlik gereksinimi içeren, yeni ve daha ucuz bir araç kategorisi oluşturmasını talep ediyor. Bu çağrı, sektör içindeki tartışmaları büyütürken, AB'de regülasyonlar ve tüketici güvenliği konularında da yeni bir gerilim yarattı.
Stellantis Başkanı John Elkann ve Renault CEO’su Luca de Meo, son iki ayda nadiren başvurdukları kamuoyu kampanyalarıyla, AB’yi “e-car” adını verdikleri yeni bir araç sınıfını hayata geçirmeye davet etti. Japonya’daki “kei car” modelini örnek alan bu girişim, özellikle şehir içi kullanım için düşük maliyetli araçları teşvik etmeyi hedefliyor.
Elkann, geçtiğimiz hafta Torino’daki bir etkinlikte “Japonya'da pazarın yüzde 40’ını oluşturan kei car’lar varsa, Avrupa’nın da e-car’ı olmalı” diyerek yeni düzenleme talebini yineledi. Ortak bir makalede de benzer görüşleri paylaşan Renault ve Stellantis, Avrupa otomotiv pazarındaki daralmaya ve Çinli üreticilerin agresif büyümesine karşı bu yeni segmentin can suyu olabileceğini savunuyor.
Renault’un Kamu İşleri Direktörü François Provost da küçük araçların şu anda “göz ardı edilemeyecek bir büyüme alanı” sunduğunu belirtti. Çinli BYD’nin piyasaya sürdüğü Dolphin Surf modeli ise bu kaygıyı daha da pekiştirmiş durumda. 20.000 euronun altındaki fiyatıyla pazara giren bu model, geniş ekran ve buğu önleyici aynalar gibi üst segment özellikler sunuyor. Renault 5 modeli ise benzer donanımla yaklaşık 5.000 euro daha pahalı.
Çin tehdidi ve küçülen pazar
Cetelem araştırma şirketinden Flavien Neuvy’e göre, Avrupa otomobil pazarı 2019’a göre yüzde 20 daralmış durumda ve bu daralma Çinli üreticilerin iştahını artırıyor. Neuvy, bu koşullarda daha ucuz ve kompakt modellerin üretiminin, Avrupalı üreticiler için hem satış hem de çevresel hedeflere ulaşmada stratejik bir seçenek olduğunu savunuyor.
Küçük otomobillerin pazar payı bugün yalnızca yüzde 5 olsa da 1980’lerde bu oran yüzde 50’ye kadar çıkmıştı. S\&P Global, segmentin 2030’a kadar yüzde 20 büyüyerek 600.000 satış adedine ulaşabileceğini öngörüyor.
Hedef: GSR2 düzenlemeleri
Stellantis ve Renault’un başını çektiği lobi girişimi, Avrupa Birliği’nin Genel Güvenlik Yönetmeliği 2’ye (GSR2) odaklanıyor. Bu yönetmelik; yan hava yastıkları, sürücü yorgunluk tespiti, şerit takip uyarıları ve daha kapsamlı çarpışma testlerini zorunlu kılıyor. Lobiciler ise bu tür güvenlik önlemlerinin şehir içi kullanıma uygun küçük araçlar için gerekli olmadığını savunuyor.
GSR2 gibi düzenlemelerin araç başına 850 ila 1.400 euro arasında ek maliyet yarattığını belirten sektör temsilcileri, “M0” ya da “e-car” adında yeni bir kategoriyle bu yükün hafifletilmesini talep ediyor. Avrupa Komisyonu ise bu talebi değerlendirmeye aldı.
Euro NCAP uyarıyor: Güvenlikten ödün verilmemeli
Ancak Avrupa’daki araç güvenliği testlerini yürüten Euro NCAP’in yöneticisi Matthew Avery, bu taleplere sert tepki gösterdi. Avery, “Şehir içi araçların otoyol kazalarına karışmayacağı yönündeki düşünce gerçek dışı” ifadelerini kullandı. Euro NCAP puanlarının yasal bir bağlayıcılığı olmasa da tüketiciler ve filo satın almacılar için önemli bir gösterge olduğunu hatırlatan Avery, düzenleme değişikliği hâlinde Avrupa’daki küçük araçların 2 veya 3 yıldız gibi düşük puanlarla sınırlı kalabileceğini belirtti.
BYD: AB’yi suçlamayın, bu sadece bahane
Çinli BYD firmasının Fransa Başkan Yardımcısı Emmanuel Bret ise Stellantis ve Renault’un talebine karşı çıktı. Bret, mevcut AB düzenlemelerine uygun küçük araçlar üretmeye devam edeceklerini belirterek, AB’nin suçlanmasının “çok fazla bahane” içerdiğini söyledi. Bret, “Bırakalım kararı tüketiciler versin” dedi.