ABD Yüksek Mahkemesi, Halkbank'ın itirazını reddetti
ABD Yüksek Mahkeme, İran'ın ABD'nin ekonomik yaptırımlarından kaçmasına yardım ettiği iddiasıyla ABD'de yapılan suçlamalardan kurtulmak için Halkbank'ın yaptığı ikinci başvuruyu da reddetti. Yargıçlar, Halkbank'ın ABD hükümeti tarafından açılan ceza davasının devam etmesine izin veren alt mahkemenin kararına dair olan temyiz başvurusunu reddetti ve kararın geçerli kalmasına izin verdi. Yüksek Mahkeme, 2023 yılında davanın devam etmesine izin veren aynı alt mahkemenin önceki kararını bozmuştu ancak o dönem bankanın sunduğu önemli bir savunmayı reddetmişti.
Halkbank'ın hisseleri kararın arından yüzde 6,52 düştü.
2019 yılında ABD savcıları tarafından açılan dava, ABD-Türkiye ilişkilerinde de soruna neden oldu. Halkbank suçsuz olduğunu savundu. Manhattan ABD Savcılığı'ndan savcılar, Halkbank'ın 20 milyar dolar değerindeki kısıtlanmış İran fonlarının serbest bırakılmasına yardımcı olduğunu öne sürüyor.
Muafiyet tartışması
2023 yılında, Yüksek Mahkeme, Halkbank'ın federal Yabancı Devletlerin Dokunulmazlığı Yasası kapsamında korunduğu iddiasını reddettiğinde, Manhattan merkezli 2. ABD Temyiz Mahkemesine, örf ve adet hukukunun dokunulmazlık sağladığını değerlendirmesi için talimat verdi. Örf ve adet hukuku, belirli kanunlarla değil, yüzyıllar boyunca yargıçlar tarafından geliştirilen hukuk ilkelerini ifade ediyor. 2. Daire bu konuyu değerlendirdi ve geçen yıl Halkbank'ın, genel hukuk ilkelerinin ticari, hükümet dışı faaliyetlerle ilgili kovuşturmalardan muafiyet sağladığı yönündeki argümanını reddetti. Reuters'ın haberine göre ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimi, Yüksek Mahkeme'den Halkbank'ın 2. Daire Mahkemesi'nin kararını temyiz etmesini reddetmesini istedi. Adalet Bakanlığı 6 Ağustos'ta Yüksek Mahkeme'ye, “örf ve adet hukuku” ilkelerinin yabancı devlet şirketlerini cezai kovuşturmadan korumadığını bildirdi.
Halkbank yaptığı itirazda, herhangi bir yasa geçerli olmaıdğında örf ve adet hukuk kapsamında dokunulmaz olduğunu savunmuştu. Banka itirazında, "Tarihte hiçbir mahkeme, ticari faaliyet içeren davalarda bile, eşit egemen bir devletin aracını cezai olarak yargılamamaıştır" dedi.