Taylor Swift yıllar sonra müziğinin sahibi oldu
Taylor Swift’in yıllar süren mücadelesi sona erdi. Pop müziğin en büyük isimlerinden biri olan Swift, kariyerinin ilk altı albümüne ait master kayıtları Shamrock Capital Advisors’tan satın aldı. Anlaşmanın mali ayrıntıları açıklanmasa da içerik, söz konusu albümlere ait müziklerin yanı sıra klipleri, konser filmlerini ve görsel materyalleri kapsıyor.
“20 yıl boyunca önünde sallanan ve sonra geri çekilen bir havuç gibi hissettirmişti” diyen Swift, resmi sitesinde yayımladığı açıklamasında “Ama artık hepsi geçmişte kaldı. Gerçekten olduğunu öğrendiğimden beri durup durup mutluluktan ağlıyorum. Bugüne kadar yaptığım tüm müzik… artık… bana ait” ifadelerini kullandı.
Bir sektör dönüşümünün sembolü oldu
Shamrock’tan yapılan açıklamada, “Bu sonuçtan dolayı çok memnunuz ve Taylor adına çok mutluyuz” denildi. Swift’in bu süreci yalnızca kendi mücadelesi olarak değil, müzik sektöründe sanatçının haklarını savunan bir kampanyaya dönüştürmesi, tüm sektöre örnek oldu.
Firebird Music Holdings CEO’su Nathan Hubbard, “Swift sanatçı-hayran, sanatçı-sermaye ve sanatçı-eser arasındaki ilişkiyi yeniden tanımladı. Kendi işini dönüştürmek büyük bir liderliktir ama tüm sektörü dönüştürmek bambaşka bir şey” değerlendirmesinde bulundu.
Braun'la yaşanan gerginlikten sonra yeni bir dönem başladı
Swift’in ilk albümlerinin hak mücadelesi, 2019’da menajer Scooter Braun’un Big Machine plak şirketini satın almasıyla başlamıştı. Braun, Swift’in 2005’te henüz 15 yaşındayken anlaşma imzaladığı plak şirketini 300 milyon dolar civarında bir bedelle almış, Swift ise bu gelişmeye karşı çıkmıştı. 2020’de Braun, Swift’in master kayıtlarını Shamrock’a sattı ancak Swift, Braun’un bu satıştan finansal fayda sağlayacağı gerekçesiyle bu anlaşmaya onay vermemişti.
Justin Bieber, Ariana Grande ve Kanye West gibi isimlerin de menajerliğini yapan Braun, Swift’le yaşadığı gerginlikle sık sık kamuoyunun gündemine gelmişti. Buna rağmen Cuma günü Wall Street Journal’a konuşan Braun, “Taylor adına mutluyum” ifadelerini kullandı.
“Taylor’s Version” damgasıyla yeniden doğan albümler
Swift, bu süreçte eski albümlerini yeniden kaydetmeye başladı. “Taylor’s Version” etiketiyle çıkan “Fearless”, “Red”, “Speak Now” ve “1989” albümleri yalnızca müzikal değil, ticari açıdan da büyük başarı elde etti. Swift’in başlattığı Eras Tour ise tüm zamanların en yüksek hasılatlı konser turnesi oldu. Turne, 2 milyar doları aşkın bilet geliri sağladı.
Swift, bu başarının yeniden kayıtların geri alınmasını mümkün kıldığını belirterek, “Bu hikâyenin sektörde ve sanatçılar ile hayranlar arasında yeniden başlattığı tartışmalar beni çok umutlandırdı” dedi.
Universal anlaşması, yeni müziklerin haklarını Swift’e kazandırdı
2018 yılında Universal Music Group ile imzaladığı yeni anlaşmayla Swift, bundan sonra kaydedeceği tüm müziklerin master kayıtlarının sahibi oldu. Bu anlaşma, yeniden kaydedilen albümleri de kapsıyor.
Big Machine ile imzalanan ilk sözleşme ise, dönemin standartlarına uygun şekilde Swift’in kayıt haklarını plak şirketine devrettiği bir yapıdaydı. Swift’in yalnızca söz yazarı olarak yayın telifleri üzerinde hakkı bulunuyordu.
Sanatçıların güç kazanmasına ilham verdi
Swift’in bu süreci şeffaf biçimde yürütmesi, yalnızca müzikseverleri değil, diğer sanatçıları da etkiledi. “Vault” isimli daha önce yayımlanmamış parçaları yeni versiyonlara eklemesiyle dinleyicilere yeni deneyimler sundu. Dijital platformlar, yeniden kayıtları orijinal versiyonların yerine listelemeye başladı.
Wall Street Journal’ın analizine göre, yeniden kaydedilen albümler, orijinallere kıyasla 3 kat daha fazla dinlendi. “1989 (Taylor’s Version)” albümü, 2023’te yayımlandığında ilk haftasında orijinalinin 2014’teki satışlarını aştı.
