Önce Google şimdi Microsoft: Gazze protestoları teknoloji çalışanlarını ayaklandırdı
ABD’de Microsoft çalışanlarının merkez binası önüne Filistin bayrağı asması ve protestocuların üst düzey bir yöneticinin ofisine girmesi, Silikon Vadisi’nin en büyük şirketlerinde İsrail ordusuyla olan iş birliklerine yönelik büyüyen huzursuzluğun önemli bir eyleme dönüşmesini simgeliyor.
Microsoft’ta İsrail protestosu sonrası iki çalışan işten çıkarıldı
Teknoloji devleri çalışanlarına iş yerinde politik görüşlerini ifade etme konusunda uzun süredir özgürlük tanıyordu. Ancak Gazze’deki savaşla ilgili son aktivizm dalgası, bazı çalışanları doğrudan işverenleriyle karşı karşıya getirdi. Microsoft çarşamba günü yaptığı açıklamada, bu hafta ofisleri işgal eden gruptan iki çalışanını işten çıkardığını söyledi. Geçen yıl Google da benzer oturma eylemleri gerçekleştiren onlarca çalışanını kovmuştu.
Yorumlar siliniyor
Aylardır Gazze üzerine yapılan çalışan tartışmaları, Microsoft ve Alphabet’e bağlı Google’ın iş yeri politikalarını zorluyor. Mevcut ve eski çalışanlara ve Wall Street Journal tarafından incelenen iç yazışmalara göre şirketlerin içerik moderatörleri iç mesajlaşma panolarında Gazze çatışmasına dair yorumları defalarca sildi.
Microsoft’un şirket içi panolarından alınan ekran görüntülerine göre moderatörler Gazze savaşı ve şirketin İsrail ile olan işbirliği hakkında yazılmış soru ve yorum dizilerini kaldırdı. Şirket çapındaki bir pano mesajında bir çalışan, Gazze’deki gıda kıtlığı ve saldırıların insanlar üzerindeki etkisinden söz etti: Daha ne kadarına dayanmak zorundayız? Artık ‘yeter’ deme zamanı gelmedi mi?
Bir içerik moderatörü ise, şirketin saygılı iletişim kurallarını hatırlatan bir mesajla yanıt verdi ve ardından şu notu ekledi: Bu başlık artık yorumlara kapatılmıştır.
Bazı çalışanlar gözaltına alındı
Salı günü ofisi işgal edilen Microsoft Başkanı Brad Smith, şirketin teknolojilerinin Gazze’de sivilleri hedef almak için kullanıldığı yönündeki iddiaları incelediklerini açıkladı. Şirket daha önce de yazılımlarının insanlara zarar vermek için kullanıldığına dair iddiaları araştırdı ancak bir kanıt bulamadığını açıkladı.
Smith ayrıca protestocuların eylemlerini “standart çalışan davranışı değil” diyerek eleştirdi ve hem protestoyu organize eden çalışanların hareketlerini hem de şirketin bina güvenlik protokollerini gözden geçirdiklerini söyledi. İşten çıkarılan iki yazılım mühendisi, bir eski Google çalışanı ve dört eski Microsoft çalışanıyla birlikte polis tarafından gözaltına alındı.
Protestolara öncülük eden eski bir Microsoft çalışanı olan Abdo Mohamed, geçen yıl yöneticilere İsrail’le ilgili sorular yönelten çalışanlara moderatörlerin müdahale ettiğine çok kez tanık olduğunu söyledi. Mohamed, “Microsoft, ortaya atılan kaygıları bastırmak için elindeki tüm araçları sonuna kadar kullandı” dedi.
Microsoft ise şirket politikalarını ihlal eden içeriklere karşı önlem aldığını, tartışmalı konular için ayrı platformlar oluşturduğunu ve şunu eklediğini belirtti: Kapsayıcı ve güvenli bir dijital iş yeri yaratma sorumluluğumuz ve taahhüdümüz var.
Şirketler daha fazla kontrol etmeye başladı
Şirket içi politik tartışmalar, özellikle çalışanlarının aktivizm geçmişi olan teknoloji sektöründe şirketler için karmaşık bir mesele. Ancak değişen işgücü dinamikleriyle birlikte, bazı şirketler çalışanlar arasındaki tartışmalar üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmaya başladı. Google çalışanları daha önce askeri projelere yönelik protestolar gerçekleştirmiş ve 2018’de şirketin ABD Savunma Bakanlığı ile insansız hava aracı hedeflerini belirlemek üzere yapay zeka geliştirme anlaşmasını iptal ettirmeyi başarmıştı. O tarihten bu yana Google, politik ve tartışmalı konulardaki tartışmaları sınırlandırmak için içerik moderatörleri atayarak yeni önlemler aldı.
Geçen nisan ayında Google, İsrail hükümetiyle yaptığı 1,2 milyar dolarlık sözleşmeyi protesto eden 28 çalışanını kovdu, birkaç gün sonra da 20 kişiyi daha işten çıkardı. Google ve Amazon, bu sözleşmeyi 2021’de imzalamıştı. New York ve Kaliforniya’daki Google ofislerinde düzenlenen oturma eylemleri sırasında bazı Google çalışanları polis tarafından gözaltına alındı. Google, işten çıkarılan çalışanların çalışma ortamlarını bozduğunu ve diğer çalışanlara kendilerini güvende hissettirmediklerini açıkladı.
“İş yerimizin bu tartışmaların alanı olmadığını belirttik”
Gazze’deki savaş ve İsrail hükümetiyle yapılan bulut bilişim sözleşmesi hakkında konuşurken, bazı Google çalışanlarının e-posta ve sohbet panolarında “soykırım” ifadesini kullanmaları, bu başlıkların kilitlenmesine veya tamamen silinmesine yol açtı. Wall Street Journal tarafından görülen ekran görüntülerine göre bazı çalışanlara içerik moderatörleri neden silme işlemi yapıldığını açıklayan mesajlar gönderdi. Google, içerik moderasyon ekibinin şirket politikalarını ihlal eden rahatsız edici içerikleri rutin olarak sildiğini ve bu kapsamın soykırım gibi hassas konuları da içerdiğini söyledi. Google sözcüsü Courtenay Mencini, “İş yerimizin, politika tartışmaları veya bölücü meselelerde rahatsız edici konuşmalar için bir alan olmadığını açıkça belirttik. Çalışanlarımıza bunu sürekli hatırlatıyoruz ve nadir görülen ihlallerde de gerekli adımları atıyoruz” dedi.
Google’ın eski bir çalışanı, Gazze çatışmasına ilişkin duygularını ve şirketin İsrail sözleşmesine dair haber bağlantılarını içeren bir belge hazırladığında, moderatörler bunun işyeri için “aşırı derecede rahatsız edici” olduğunu belirterek içeriği kaldırdı. Benzer şekilde, çatışma sırasında gözetleme teknolojilerinin kullanımı gibi konulara dair tartışmalar da silindi.
Şu an hala süren Gazze savaşı, 7 Ekim 2023’te Filistinli grup Hamas’ın İsrail’e düzenlediği ve çoğu İsrailli sivil yaklaşık 1.200 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyla başladı. Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre savaşın başlamasından bu yana İsrail tarafından Gazze’de öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bini aştı.
Soykırım tartışması
Geçen ay bir Google çalışanı bir sohbette soykırım kelimesini kullandığında, Google kurucu ortağı Sergey Brin sert bir uyarıyla devreye girdi. Wall Street Journal’ın gördüğü ekran görüntülerine göre, bu olay daha önce Washington Post tarafından da haberleştirildi.
Söz konusu sohbette, Birleşmiş Milletler Özel Raportörü’nün yayımladığı ve Google da dahil olmak üzere birçok şirketin, İsrail’in Hamas’a karşı yürüttüğü ve 'soykırım kampanyası' olarak nitelendirdiği savaşı sürdürmesine katkıda bulunduğunu belirten rapor ele alındı.
Brin ise, “Tüm saygımla söylüyorum, ‘soykırım’ terimini bu kadar kolay kullanmak, gerçekten soykırım yaşamış pek çok insan için derinden incitici. Ayrıca bu konularda açıkça antisemitik olan Birleşmiş Milletler gibi kuruluşları kaynak göstermek konusunda da dikkatli olmanızı tavsiye ederim” yanıtını verdi.