Kontrolcü yöneticilerle başa çıkmanın yolları
Bazı iş günleri ruhunuzdan bir şeyler eksiliyor gibi hissettirebilir. İçgüdülerinizi ikinci kez sorgulamak, e-postaları defalarca okumak ve her toplantı öncesi kendinizi savunmaya almak... Tüm bunlar, otoriter bir liderin gölgesinde çalışmanın sıradanlaşmış yansımaları.
Kontrol etme, eleştirme ve mikro düzeyde yönetme ihtiyacı, yalnızca günlük enerjinizi tüketmekle kalmaz; zamanla kimlik ve amaç duygunuzu da zedeler. Ancak bu tür bir ortamda kalmak zorundaysanız bile, mesleki onurunuzu ve ruhsal dengenizi korumanın yolları var. Bu, sadece dayanmak değil; planlı ve ölçülü hamlelerle özdenetimi geri kazanma yolculuğu.
Gücün arkasındaki psikoloji
Otoriter liderlik tarzı genellikle derin bir güvensizlikten beslenir. Mükemmel görünme takıntısı, aslında içsel kaygıların dışa vurumudur. Bu farkındalık, yöneltilen sert eleştirileri kişiselleştirmek yerine onların ruh hâlinin yansıması olarak görmenizi sağlar. Böylece, zihinsel mesafenizi koruyabilirsiniz.
Bazı tetikleyicileri öngörmek de mümkün. Örneğin, kendilerini dışlanmış hissettiklerinde agresifleşen bir yöneticiye karşı proaktif bilgi güncellemeleri göndermek, baskıyı azaltabilir. Veya son teslim tarihleri yaklaşırken kontrol duygusu artıyorsa, zaman çizelgelerini erkenden paylaşmak bir kalkan olabilir.
Sessiz bir alan yaratmak
Gününüzün parçalanmasını önlemek için takviminizde “odaklanma blokları” ayırmak büyük fark yaratabilir. Bu blokları “Cuma raporu için taslak hazırlığı” gibi net şekilde isimlendirmek, iş yükünüzün görünürlüğünü artırır. Ayrıca, “Toplu güncellemelerle daha verimli çalışıyorum. Her Perşembe kısa bir özet paylaşmam uygun olur mu?” gibi ifadeler, sınırlarınızı korumanın savunmacı değil; verimlilik odaklı bir yol olduğunu gösterir.
Doğrudan konuşmak riskli görünüyorsa, “rahatsız etmeyin” durumlarını ayarlamak veya toplantı öncesi hazırlık saatlerini takvime işlemek gibi sessiz sinyallerle başlayabilirsiniz.
Kendi başarı arşivinizi oluşturun
Takdirin nadir, eleştirinin bol olduğu ortamlarda, ilerlemenizi kendiniz belgelemeniz gerekir. Tamamlanan projeler, olumlu geri bildirimler veya başarılı çıktılar için özel bir klasör oluşturun. Bu sadece gelecekteki performans görüşmeleri için değil, motivasyonunuzun düştüğü günlerde de size bir dayanak sunar.
Ayrıca, belirsizlik altında çözüm ürettiğiniz her anı, örneğin karmaşık bir müşteriyi yönettiğiniz ya da verimsiz bir süreci sadeleştirdiğiniz durumları da not edin. Bu, stres altında ne kadar yol aldığınızı gösterir.
Gergin toplantılardan sonra kısa yürüyüşler, güne sabit bir rutinle başlamak ya da öfkeli e-postalara cevap vermeden önce derin nefesler almak gibi küçük alışkanlıklar, stresin etkisini azaltabilir.
Sessiz destek ağları kurmak
İş yerinde rahatça konuşamıyorsanız bile dışarıda sizi anlayacak kişilere ulaşabilirsiniz. Eski bir mentora, “Daha önce nefes almayı bile zorlaştıran bir yöneticiyle çalıştınız mı?” diye sormak bile yeterlidir. Profesyonel forumlar, sektörel gruplar veya eski çalışma arkadaşları, yaşadığınız durumu yeniden yorumlamanıza yardımcı olabilir.
Bu kişiler aynı zamanda uzun vadeli kariyer planınızda da önemli olabilir. Sadece bir selamlaşma bile ileride bir öneri, iş birliği veya kaçış rotasına dönüşebilir.
Kendi çıkış stratejinizi hazırlayın
Şimdilik ayrılmak mümkün olmasa bile, bu zamanı geleceğe hazırlık olarak kullanabilirsiniz. Eksik kaldığınız bir alanda çevrim içi bir kursa kaydolmak, özgeçmişinizi güncellemek ya da değerlerinize daha yakın kurumları takip etmek anlamlı adımlar olabilir.
İş yerinde belirsiz talimatlar aldığınızda, stratejik iletişim pratiği yapın. “Öncelik hangisi?” veya “Bu görevi haftalık toplantıdan önce mi teslim etmemi istersiniz?” gibi sorular hem şimdiye hem de gelecekteki yöneticilik kariyerinize katkı sağlar.
Sessiz bir liderlik şekillendirmek
Otoriter bir liderin gölgesinde çalışmak kolay değil. Ancak her sakin ve bilinçli tepki, gelecekteki liderlik tarzınızı şekillendirir. Ne tür bir lider olmamak istediğinizi öğrenmek, ne tür bir lider olabileceğinizi keşfetmenizin de yolunu açar.
Mevcut durumunuzu sevmek zorunda değilsiniz ama orada gelişmeniz hâlâ mümkün. Küçük direnişlerle, özsaygınızı koruyarak ve geleceğinize odaklanarak bu dönemden daha güçlü çıkabilirsiniz.
"Forbes Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?