İş görüşmelerinde deneyimden daha önemli olan iki unsur

İş görüşmeniz iyi geçti. Deneyiminiz tam olarak beklentileri karşıladı ve hikayelerinizi en iyi şekilde anlattınız. Hatta görüşmenin sonunda sorduğunuz sorular bile yerindeydi. Ancak yine de işi alamadınız. Şirketler, giderek daha fazla beceri odaklı işe alım yaparken, deneyimin işi kapmanın anahtarı olduğu düşünülebilir. Görüşmeye davet edilmek, bir noktada şirketin sizin aradıkları deneyime sahip olduğunuza inandığını gösterir. Peki, sizi bir sonraki fırsata daha yakın kılacak başka ne olabilir? İş görüşmesinde bu iki unsuru göz ardı etmek olmaz – çünkü deneyiminizden daha fazla önem taşırlar.

İş görüşmesindeki ilk kritik soru

"Bize kendinizden bahsedin." Bu, neredeyse her iş görüşmesinde sorulan ilk sorudur. Deneyimlerinizi, geçmişinizi ve niteliklerinizi paylaşmanız için bir davet gibi görünse de aslında yanıltıcı olabilir. Forbes'ta yer alan yazıya göre bu sorunun ardında gizli ve daha önemli bir soru vardır: "Bize nasıl yardımcı olabilirsiniz?"

Yöneticiler ve lider adaylarıyla yaptığım koçluk çalışmalarında, karşımdaki kişiyi (görüşmeyi yapanı) merkeze koymanın önemini vurgularım. Kendi hikayenizi anlatmak faydalı olabilir ancak bu, dinleyiciyle bir bağlantı kurmadığınız sürece sadece kendinize hizmet eder. Peki, karşınızdaki kişiyi hikayenizle nasıl etkileyebilirsiniz?

Buradaki hikaye anlatma stratejisi, geçmişi kullanarak geleceği inşa etmektir. Yatırımcılara projelerini sunan girişimciler, geleceğe dair tahminlerle dolu sunumlar yapar. Bir yatırımcıdan milyonlarca dolar fon talep eden girişimci, yatırım yapılırsa neler olabileceğini anlatır. İş görüşmesinde ise şirketin size yatırım yapmasını istiyorsunuz ve geçmişinizi, gelecekteki potansiyelinize bir köprü olarak sunuyorsunuz.

Deneyimden önemlisi: Hizmet anlayışı

Deneyimden daha önemli olan bir unsur var: Hizmet. Buradaki "hizmet" kelimesi, doğrudan müşteri hizmetleri veya tamir hizmetleri anlamına gelmez. Hizmet, başkalarına yardım etmek ve bütün bir organizasyona katma değer sağlamak anlamına gelir. Takım arkadaşlarının başarılı olmasına destek olmak, yönetim kuruluna doğru kararlar alması için rehberlik etmek veya bir cihazı tamir edip projenin yürütülmesini sağlamak – bunların hepsi birer hizmettir.

İş görüşmesinde, aslında yaptığınız şey, görüşmeyi yürüten kişiyi en doğru yatırım kararının siz olduğuna ikna etmektir. Bu karar, sunduğunuz hizmetin niteliğine bağlı olarak daha kolay hale gelir.

Başarılarınızı, gelecekte sunabileceğiniz hizmetle ilişkilendirin. Şirketlerin aslında aradıkları kişi bir çözüm sağlayıcısıdır. Geleceği şekillendiren, geçmiş değil bugün yaptıklarınızdır. İş görüşmesinde, sunabileceğiniz hizmet geleceğinizi belirler. Kaç kişiye yardımcı olabilirsiniz? Nasıl bir hizmet sağlarsınız? İşe başladığınızda ilk olarak ne yaparsınız?

Sonuçlara odaklanın ve daha önceki işlerinizi şu an istediğiniz işe bağlamak için "çünkü" ve "böylece" gibi ifadeler kullanın. Katkılarınızı anlatan hikayeler paylaşın.

İşi yapabiliyorsanız, görüşmede bunu gösterin

Güven, iş görüşmesinde deneyimden daha önemlidir. Başkalarının size nasıl güvendiklerini veya zor durumlarda nasıl öne çıktığınızı gösteren örnekler, ihtiyacınız olan güvenilirliği sağlar. Hikayeler anlatırken sayılar ve zaman dilimleri gibi somut bilgiler kullanın. Kaç kişiye yardım ettiğinizi, bunu ne kadar sürede başardığınızı ve iş süreçlerinde nasıl bir rol oynadığınızı vurgulayın.