;
Arama

TÜSİAD: Sağlıklı yaşlanmıyoruz

TÜSİAD'ın PwC ile birlikte hazırladığı yaşlanma raporunda Türkiye'nin dünya ortalamasından hızlı yaşlandığı ortaya kondu. Raporda altı ana başlıkta sorunlar listelendi ve çözüm önerileri sunuldu.

04 Temmuz 2025, 16:40

TÜSİAD tarafından "Yaşlılık Politikaları Araştırması: Demografik Dönüşüm ve İhtiyaçlar" araştırma raporu düzenlenen basın toplantısı ile açıklandı. TÜSİAD Sağlık Çalışma Grubu koordinasyonunda, PwC Türkiye tarafından hazırlanan rapor, Türkiye’nin yaşadığı demografik değişikliklere odaklanırken, çözüm önerileri de sunuyor.

Raporun tanıtım toplantısının açılış konuşmasını yapan TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Sosyal Kalkınma Yuvarlak Masası Başkanı Yılmaz Yılmaz, Türkiye’nin hızla yaşlanan nüfus yapısına işaret etti. Yılmaz, 2050 yılında toplam nüfus içindeki yaşlı nüfusun yüzde 20’ye ulaşacağını, dünya ortalamasının ise yüzde 16 seviyesinde kalmasının beklendiğini belirtti. Yılmaz, raporun yakın gelecekte daha fazla “yaşlı yoksulluğu” sorunu yaşanmaması için çözüm önerileri de sunduğunu belirtti. Yılmaz, yaşlanan nüfus projeksiyonlarının devletler için ekonomik büyüme, üretkenlik, kuşaklararası eşitsizlikler ve kamu maliyesinin sürdürülebilirliği gibi alanlarda uzun vadeli stratejiler geliştirmesi gerekliliğini doğurduğunu söyledi.

Altı ana başlıkta yaşlı nüfusun durumu

TÜSİAD için PwC Türkiye tarafından hazırlanan araştırma kapsamında, doğum oranlarındaki azalma ve yaşam süresindeki artış gibi faktörlerle hızla artan yaşlı nüfus ve değişen nüfus dinamikleri incelendi. 

Rapor, dünyadaki genel trende paralel olarak, geçmişte yüksek doğurganlık oranlarına sahip olan Türkiye’nin genç nüfus yapısının hızla değiştiğini ortaya koydu. Yaşlı nüfus oranının 2040 yılında yüzde 16,3'e ulaşması bekleniyor. Değişim, yaşlı nüfus kategorisinin de yapısını değiştirecek; 55-64 yaş arası nüfus oranının azalacak ve ileri yaş nüfus oranı (75+) ise yaşlı nüfus grubu içerisinde artacak.


 
Türkiye'de doğurganlık hızı, 2017 yılından bu yana, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,1'in altında seyrediyor. 2022 yılında toplam doğurganlık hızı 1,51 çocuğa kadar geriledi. Rapor, bu durumun toplumda doğurganlık davranışlarının değiştiğine işaret ettiğini belirtiyor. 

TÜSİAD raporuna göre Türkiye, doğurganlık ve ölüm hızındaki düşüş trendi ile sağlık alanındaki gelişmeler sonucunda, 'demografik dönüşüm' olarak adlandırılan küresel yaşlanma sürecini yaşıyor. Nüfus piramidine bakıldığında, Türkiye’nin 2040 yılında yaşlanmakta olan nüfustan yaşlanmış bir topluma dönüşmesi bekleniyor. TÜİK verilerinde de faydalanan rapor, Türkiye’de 65 yaş ve üzerindeki kişilerin yüzde 79’unun hipertansiyon, diyabet, kalp hastalığı, kanser, böbrek yetmezliği, inme, hepatit ve astım gibi kronik hastalıklara sahip olduğunun altını çiziyor. Yaşlı nüfusun yüzde 32'sinin de bu hastalıklara bağğlı günlük faaliyetlerini ciddi ölçüde kısıtladığını ortaya söylüyor. 

TÜSİAD raporunda, yaşlı bireylerin topluma aktif bir şekilde katılım sağlamalarının ve sosyal izolasyonun önlenmesi için mutluluk seviyesinin önemli bir gösterge olduğu belirtiliyor. 2018'de yüzde 61 olan mutlu yaşlı birey oranı, 2023'te yüzde 48’e düşmüş. Mutluluk kaynaklarını inceleyen rapora göre, sağlık en önemli faktör. PWC tarafından yazılan rapor, sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılmasının ve erişimin kolaylaştırılmasının öncelikli ihtiyaçlar olarak görüldüğünü vurguluyor.

Raporda, elde edilen bulgular doğrultusunda yaşlı bireylere yönelik etkili ve sürdürülebilir politika önerileri geliştirilmiş. TÜSİAD ve PWC, altı ana başlıkta durum tespiti yaparak, her başlık için çözüm önerilerini de raporda sundu.

Sağlık ve bakım hizmetleri

Nüfusun yaşlanmasıyla birlikte sağlık ve bakım ihtiyaçları artmaktadır. TÜİK verilerine göre, Türkiye'de 65 yaş ve üzeri her 5 yaşlıdan yaklaşık 4'ü kronik hastalığa sahip. Önemli bölümü günlük yaşamlarının ciddi şekilde etkilendiğini belirtmekte. Sağlık hizmetlerine erişimin yanı sıra evde bakım desteğine ihtiyaç duyan yaşlı birey sayısı artmakta. 65 yaş ve üzeri bireylerin yüzde 27'si evde bakım desteğine ihtiyaç duymakta.

  • Sağlık ve bakım hizmetlerinin yaşlı bireylerin ihtiyacına uygun olarak geliştirilmesi.
  • Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi.
  • Evde bakım hizmeti uygulamalarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması.
  • Uzun süreli yaşlı bakım hizmeti sağlayıcı kurumlara yönelik düzenlemelerin yapılması.
  • Yaşam boyu sağlığın korunması ve sağlıklı yaşlanma konusunda farkındalığın artırılması.
  • Demans hastalığına karşı koruma ve mücadele
  • stratejilerinin güçlendirilmesi.
  • Akılcı ilaç kullanımı uygulamalarının yaygınlaştırılması.
  • Kurumsal bakım kapasitesinin güçlendirilmesi.

Sosyal katılım

Türkiye'de 2018 yılında, 65 yaş ve üstü bireyler arasında mutlu olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 61,2 iken bu oran 2023 yılında yüzde 56'ya geriledi. Yaşlı bireylerin genel iyilik halini ve mutluluk seviyelerini artırmada sosyal hayata katılım düzeyi kritik bir rol oynamakta. Bu bağlamda, fiziksel aktivite ve sosyal etkileşimin sürekliliği büyük önem taşımakta. Ancak, yaşlı bireylerin düşme riski ve erişim zorlukları gibi sorunlarla karşılaşmaları, sosyal katılımlarını zorlaştırarak toplumla olan ilişkilerinin zayıflamasına yol açmakta.

  • Yaşlı dostu konut ve çevre çalışmalarının gerçekleştirilmesi.
  • Yaşlı bireylerin fiziksel aktivitelere katılımının desteklenmesi.
  • Yerel yönetimlerin sosyal entegrasyonu ve yaşam kalitesini artırmaya yönelik katkılarının artması. 
  • Gündüz bakım merkezleri aracılığıyla fiziksel, zihinsel ve sosyal destek programlarının yaygınlaştırılması.
  • Yaşlı bireylerin eğitimine ve beceri kazanmasına yönelik faaliyetlerin artırılması.
  • Yaşlı bireylerin ulaşım sistemlerine erişiminin güçlendirilmesi.
  • Yaşlı istismarı ile ilgili farkındalık faaliyetlerinin ve uygulamalarının geliştirilmesi.
  • Yaşlı bireylerin adalete erişiminin kolaylaştırılması.
  • Nesiller arası etkileşimi artırmaya ve ayrımcılığı gidermeye yönelik çalışmalar yapılması.

Ekonomik durum ve işgücüne katılım

65 yaş ve üzeri bireylerin 2024 Ekim ayında istihdam oranı yüzde 8,8. Erkeklerin işgücüne katılımı (yüzde 12,3) kadınlara göre (yüzde 6,9) daha yüksek. Yaşlı bireylerin işgücünden çekilmesi, gelir düzeylerini düşürmekte ve yoksulluk oranını artırmakta. Gelirlerinin büyük kısmı emekli aylıklarından oluşan yaşlı bireyler, aktif gelir kaynaklarının azalması nedeniyle sosyal güvenlik sistemindeki iyileştirmelere daha fazla ihtiyaç duymakta.

  • Yaşlı bireylerin ekonomik refahının desteklenmesi.
  • Yaşlı bireylerin işgücüne katılım potansiyelinin artırılması için eğitimler verilmesi.
  • Yaşlı bireylerin çalışma hayatına katılımını desteklemek için çalışma ortamlarının uyumlu hale getirilmesi.
  • Yaşlı bireylerin istihdamına yönelik işverenlerin desteklenmesi.

Yaşlı turizmi

Türkiye’de yaşlı turizmi, yaşlı bireylerin sağlık ve rahatlama ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlayan önemli bir sektör. Bu alanda sunulan gezi turları, bakım hizmetleri ve klinik oteller gibi çeşitli olanaklar, yaşlı bireylerin yaşam kalitesini artırmayı hedeflemekte. Türkiye, yaşlı turizmi açısından zengin fırsatlar sunmakta ve bu alanda gelişim göstermekte.

  • Yaşlı bireylerin turizm faaliyetlerine ve sosyal etkinliklere katılımının teşvik edilmesi.
  • Sağlık turizmi kapsamında yaşlı bireyler için sağlık ve rehabilitasyon hizmetlerinin düzenlenmesi.
  • Yaşlı bireylere yönelik turizm faaliyetleri için yatırım ve finansal düzenlemeler yapılması.
  • Sağlık bakım turizmi kurumlarının erişilebilirliğinin geliştirilmesi ve yabancı yaşlı nüfusun desteklenmesi için uluslararası anlaşmaların gözden geçirilmesi.

Dijital adaptasyon ve yaşlı bakım teknolojileri

Yaşlı bireylerin internet kullanımı artış göstermekte. 65-74 yaş arası grubun internet kullanımı 2018’de yüzde 17 iken 2023’te yüzde 40,7’ye yükseldi. Bu artışla birlikte dijital okuryazarlık oranları da gelişim göstermektedir. Dijitalleşen dünyada, yaşlı bakım teknolojilerinin ilerlemesi, yaşlı bireylerin sağlık ve kişiselleştirilmiş bakım hizmetlerine erişimini kolaylaştırmaktadır.

  • Yaşlı bireylerin dijital becerilerinin geliştirilmesi.
  • Yaşlı bireylerin sağlık durumunun dijital olarak izlenmesi ve tespit edilmesi.
  • Yaşlı bireyler için tele-tıp, tele-bakım ve tele-rehabilitasyon hizmetlerinin geliştirilmesi.
  • Yaşlı bakım teknolojilerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması.

Yaşlı bakım hizmetlerinin finansmanı

Yaşlı bireylerin ekonomik güvenceye kavuşturulması, sağlık ve sosyal katılım gibi birçok alanı etkileyen önemli bir parametredir. Bu bağlamda, emekli aylıkları, yaşlı bireylerin en önemli destek mekanizmalarından biridir. Yaşlı nüfusun sürekli artmasıyla birlikte, yaşlı bireylerin yaşam kalitelerini artırmak için finansal destek sistemlerinin güçlendirilmesine ihtiyaç duyulmakta.

  • Bakım sigortası modelinin geliştirilmesi.
  • Sosyal yardım kapsamının genişletilmesi.

Toplantıda ayrıca TÜSİAD Sağlık Çalışma Grubu Başkanı Nejat Emre Eczacıbaşı moderatörlüğünde bir panel de gerçekleşti. Panele, 65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkan Yardımcısı Ferhat Boratav, Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü Başkanı ve Sağlık Ekonomisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Zafer Çalışkan, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenay Gökbayrak ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Nüfus Dinamikleri Program Koordinatörü Aysel Yüksel konuşmacı olarak katıldı.

Yaşlılığa dair

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye'de yaşlı bireyler 65 yaş ve üzeri olarak tanımlanmakta. Bu tanım, dünya genelinde yaygın olarak kabul edilen bir ölçüt ve OECD ile Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlar da yaşlı bireyleri 65 yaş ve üzeri olarak kabul ediyor. Buna karşın, Birleşmiş Milletler'e göre yaşlılık 60 yaş ve üzeri bireyleri kapsayan bir durum.

Nüfusun yaşlanmasının temel nedenleri arasında yaşam süresinin uzaması ve doğurganlık oranlarının düşmesi yer alıyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ortalama yaşam süresinin artması, çocuk ölümlerinin azalması, tıptaki ilerlemeler ve kamu sağlığındaki gelişmeler bu süreci hızlandırıyor. Türkiye'de de benzer bir eğilim var; 65 yaş ve üzeri nüfusun oranı giderek artıyor. 2000’lerin başında 66 yıl olan ortalama yaşam süresi, 2021 itibarıyla 71 yıla yükseldi.

Dünyada yaşlılık görünümü

Son yıllarda, dünya genelinde yaşlı nüfus giderek artıyor. Bu durum, birçok ülkenin demografik yapısını önemli ölçüde değiştiriyor. 1965 yılında dünyada 65 yaş üzeri 129 milyon insan varken, 2100 yılına kadar 2.5 milyar kişiye ulaşacağı hesaplanıyor.  2022 yılında 65 yaş ve üzeri dünya nüfusunun oranı yüzde 9,3 iken 2050 yılında bu oranın yüzde 16'ya çıkması bekleniyor. 2023 yılı itibarıyla ise dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu 65 yaş ve üzeri bireyler oluşturuyor. Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı Avrupa Birliği’nde yüzde 17,7'den yüzde 21,6’ya, OECD ülkelerinde ise yüzde 14,3'ten yüzde 18,2’ye yükseldi. Türkiye’de ise 2022 yılında yüzde 9,8 olan 65 yaş ve üzeri nüfusun payı, 2050 yılında yaklaşık 10 puan artışla yüzde 20 seviyesine ulaşması öngörülmekte.

Aktif yaşlanma endeksi 

Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu ve Avrupa Komisyonu öncülüğünde geliştirilen Aktif Yaşlanma Endeksi, yaşlı bireylerin aktif ve sağlıklı yaşlanma potansiyellerini ölçmek için geliştirilen bir araç. Endeks, yaşlı bireylerin istihdama ve sosyal faaliyetlere katılım düzeylerini, bağımsız yaşam sürme ve aktif yaşlanmaya yönelik kapasitelerini değerlendiriyor.

Mutluluk raporu

Dünya Mutluluk Raporu’na göre ülkeler arasındaki farklılıklar, altı değişken üzerinde odaklanmakta. Bunlar; Sosyal destek alabilme durumu, ekonomik durum - Kişi başı gelir-, sağlıklı yaşam süresi, özgürlüklerin mevcudiyeti, sosyal sorumluluk bilinci ve yolsuzluk olaylarının mevcudiyeti olarak sıralanıyor. Türkiye 2024 raporunda 92’nci sırada yer alıyor.


 

 


"Forbes Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Orman yangınları küresel risk ligine yükseldi: Allianz’ın 2025 raporundan çarpıcı uyarılar

    Orman yangınları küresel risk ligine yükseldi: Allianz’ın 2025 raporundan çarpıcı uyarılar

  • Bir yapımcı Brad Pitt’i nasıl 40 milyon dolarlık F1 reklamına dönüştürdü?

    Bir yapımcı Brad Pitt’i nasıl 40 milyon dolarlık F1 reklamına dönüştürdü?

  • İstifayı bastı hayalini yaşıyor: Kurumsal hayattan Ironman’in zirvesine

    Murat Kıvanç / Dijital Yayınlar Direktörü
    İstifayı bastı hayalini yaşıyor: Kurumsal hayattan Ironman’in zirvesine

  • Kaybetmeyi bilmeden kazanmak mümkün mü?

    Mehmet Öğütçü
    Kaybetmeyi bilmeden kazanmak mümkün mü?

  • Konser zenginleri listesinde Cem Adrian zirvede

    Nilay Dirim, Dila Bayındır
    Konser zenginleri listesinde Cem Adrian zirvede

  • Artem Martis’in cam heykelleri, tonlarca ağırlığa rağmen ayakta duran kırılgan devler gibi

    Nilay Dirim / Kıdemli Editör
    Artem Martis’in cam heykelleri, tonlarca ağırlığa rağmen ayakta duran kırılgan devler gibi

Yazarlar

Çok Okunanlar

  • En zengin 100 Türk


  • forbes.com.tr

    Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)


  • Dolar milyarderi Türkler


  • 2025 Forbes 39. Dünya Milyarderler Listesi


  • Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)