Siyasi gelişmeler ve enflasyon verisi TCMB'nin faiz kararını nasıl etkiler?
Finans piyasaları, CHP İstanbul İl Kongresi’nin iptal edilip mevcut yönetimin görevden alınarak yerine kayyım atanmasının ardından yeniden siyasi risklerin gölgesine girdi. Borsa İstanbul’da (BİST) son iki aydaki toparlanma silinirken, faizde düşüş beklentileri azaldı.
Siyasi gelişmeler ve yüksek gelen enflasyon verisi, BİST 100 endeksinde sert düşüşleri beraberinde getirdi. Endeks, önceki gün yüzde 1,29 değer kaybederek 10 bin 737 puandan kapanırken, salı günü yüzde 3,6 düşen endeksin iki günlük kaybı yüzde 4,8’e ulaştı. Bankacılık hisseleri kayıplara öncülük etti. Uzmanlar, döviz piyasasında kamu müdahaleleri nedeniyle tepkilerin sınırlı kaldığını, siyasi gelişmelerin etkisinin en net şekilde Borsa İstanbul’da görüldüğünü belirtiyor. TL varlıklarda negatif fiyatlama devam ederken, 5 yıllık iflas risk primi (CDS) 270 baz puanın altında sakin seyretti. Özellikle 2 yıllık tahvil faizleri 18 Ağustos’tan sonra yeniden yüzde 40’ın üzerine çıktı.
Siyasi gerilimin tahvil ve fon piyasalarına etkisi
Borsa İstanbul’da bankacılık endeksi en yüksek kaybı yaşarken, gün içi düşüşler yüzde 2’nin üzerine çıktı. Bankacılar, CHP İstanbul Kongresi’nin iptal kararı sonrası son iki günde Merkez Bankası rezervlerinden yaklaşık 4 - 4,8 milyar dolarlık satış yapıldığını hesapladı.
Siyasi gerilimin etkisi sadece hisse senetleriyle sınırlı kalmadı; tahvil ve eurobond piyasalarında da satışlar hızlandı. Yerli ve yabancı yatırımcıların ağırlığını artırdığı TL tahvillerde, 26 fonun olumsuz etkilendiği tespit edildi. Analistler, 15 Eylül’de görülecek CHP kurultayı davasının piyasalara duyulan güven açısından kritik bir sınav olacağını vurguluyor.
Alkin: “Faiz indirim adımları küçülebilir”
Bu gelişmelerin ardından Merkez Bankası’nın 11 Eylül’de yapacağı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına ilişkin beklentiler değişti. Geçen hafta 300 baz puan faiz indirimi öngören uzmanlar, artık indirim beklentisini 100 - 250 baz puan aralığına çekti.
Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın temmuz ayı enflasyonu için yaptığı geçici yükseliş tespitinin ağustosta yüksek gelen enflasyon verisiyle doğru çıkmadığını söyledi. Alkin, öngörünün çalışmadan yapıldığını savunuyor ve bu ayki indirim beklentisinin 300 baz puanın altında kalacağı görüşünde: “Daha düşük bir oranda yapacaklar. Yıl sonuna kadar toplamda 800-1000 baz puan arası bir indirim öngörüyoruz. Bundan sonra yıl sonuna kadar üç toplantı kaldı. Bundan sonra 200 – 300 - 500 baz puanlık küçük indirimler veya 1000 - 1000 baz puanlık büyük indirimler olabilir. Burada siyasi gelişmelerle bağlı olarak döviz satışı yapılıyor, bunu biliyoruz. Belli ki Merkez Bankası rezervi muhtemel siyasi gelişmeler için toplamış.”
Kubilay; “Benzer bir şok yaratmaz”
Ekonomist Dr. Murat Kubilay ise, CHP İstanbul İl Kongresi’nin iptal edilmesinin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun görevden alınarak tutuklandığı 19 Mart süreciyle kıyaslanmasını doğru bulmuyor: “19 Mart sürecinde piyasada Merkez Bankası’nın gerektiğinde faiz artırabileceğine dair bir güven oluşmamıştı. Bugün ise Merkez Bankası bunu kanıtlamış durumda. Faiz indirimlerine ara verdiğinde finansal istikrar korunabildi ve rezervler hızlı bir şekilde güçlendirilebildi. Dolayısıyla, yaşanan güncel gelişmeler 19 Mart’a benzer bir şok yaratmıyor. Hatta, olası bir olumsuz karar olsa bile etkisi geçmişe göre daha sınırlı olacaktır.”
"Faiz indirimi 200 baz puana düşebilir"
Ekonomist Kubilay, piyasa dengesi açısından Merkez Bankası’nın faiz kararının önemine dikkat çekiyor. “Eğer son gelişmeler yaşanmamış olsaydı, 300 baz puanlık bir faiz indirimi için büyük bir uzlaşı vardı. Ancak iptal kararının ardından bu indirim 200 baz puan seviyesinde gerçekleşebilir” diyen Kubilay, faiz koridorunun asimetrik kullanımının da olası piyasa şoklarına karşı bir önlem olarak değerlendirilebileceğini söyledi.