Selçuk ve Haluk Bayraktar kardeşler milyarderler listesinde kanat açtı

Baykar’ın geçen sene 2 milyar dolar olan toplam gelirlerinin yüzde 90’ı, 35 ülkeye (altısı NATO, dördü AB üyesi) yaptığı 1,8 milyar dolar ihracattan oluştu. Şirket 2024’te bugüne kadarki en yoğun ihracatını yaptı: Ocak ayında Bayraktar Akıncı’yı BAE’ye, şubatta Bayraktar TB2’yi Romanya’ya teslim etti. İlkbaharda Arnavutluk, Maldivler, Polonya ve Mali’ye Bayraktar platformları ihraç edilirken yaz aylarında Kenya, Pakistan ve Fas’a teslimatlar yapıldı. Sonbahar ve kış aylarında ise Hırvatistan ile imzalanan anlaşmanın yanı sıra Kenya, Azerbaycan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne teslimatlar tamamlandı. 

Savunma ve havacılık sektörünün toplam ihracatının dörtte birini tek başına yapan Baykar’ın ihracat başarısı sayesinde Türkiye, SİHA ihracatında Amerika, İsrail ve Çin’i geride bıraktı. ABD Merkezli düşünce kuruluşu CNAS’nin (Yeni Amerika Güvenlik Merkezi) Eylül 2024’te yayımladığı rapora göre Türkiye dünya İHA ihracat pazarının yüzde 65’ini domine ediyor. En yakın ABD’li rakibinin üç katı büyüklüğünde olan Baykar, son dört yıldır dünyanın bir numaralı SİHA üreticisi olarak ihracat pazarının yaklaşık yüzde 60’ına hâkim.

TB2’ler, teknolojisi ile pazarın öncüleri olan İsrail ve ABD’nin ürettiği modellerin seviyesine ulaşamasa da daha ucuz ve daha az ihracat kısıtlamasına tabi. TB2’nin birim maliyeti 5 milyon dolar iken en yakın Amerikalı rakibi MQ-9 Reaper’ınki 20 milyon dolar civarında. Ayrıca Türk SİHA’lar Çinli ya da İranlı SİHA’lara göre de daha iyi performans sergiliyor. Selçuk Bayraktar bu konuda iddialı: “Bayraktar TB2 yapması gereken şeyi yapıyor, en gelişmiş hava savunma sistemleri, gelişmiş topçu sistemleri ve zırhlı araçları etkisiz hale getiriyor.”   

Baykar, yüzde 93 yerlilik oranına sahip Bayraktar TB2’den yılda 250 adet, Bayraktar Akıncı’dan ise 50 adet üretiyor. Gelirlerinin yüzde 15’ini Ar-Ge’ye harcıyor. Bayraktar TB2, MIT Technology Review tarafından dünyayı değiştiren 10 teknoloji arasında gösterildi. 

“Baykar Teknik Müdürü” ünvanını kullanan Selçuk Bayraktar, Baykar’ın sadece hissedarı ve yöneticisi değil baş mühendisi de. Pennsylvania Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptığı dönemde birçok makale yayımlayan Bayraktar, küçük helikopterlerle İHA’ların agresif manevraları, otomatik inişleri, robotik uçuş, uçuş elektroniği ve araç - yer haberleşmesi gibi konularda çalıştı.  

Baykar şu anda havacılık alanındaki başarısını, geçen yılın sonuna doğru seri üretimine başladığı insansız savaş uçağı “Bayraktar Kızılelma” ile taçlandırmak için çalışıyor. İnsansız savaş uçağı, Bayraktar ailesi için uzun zamandır hayata geçirmeyi hayal ettiği bir proje. Bu projeye 1 milyar dolar kaynak ayırdıklarını belirten Bayraktar, “Kızılelma’nın üretim prototipini uçurduk. Seri üretime başladık. 2025’te 10’dan fazla üretmeyi ve üretimi geometrik bir şekilde hızlandırmayı istiyoruz. Dünyadan çok talep var. Henüz imzaladığımız bir sözleşme yok. Üretim hızını artırmak da kolay değil. O da ayrı bir yatırım gerektiriyor. Sadece nakdi imkan değil bütün bir anlamda zinciri de oluşturmanız gerekiyor” diyor.

Baykar, TB3’ün ise kara versiyonunda seri üretime başlarken gemi denemelerini sürdürüyor. Deniz versiyonunu da bu yıl üretmeyi planlıyor. TB2 ve TB3’ün motorlarını üretmeyi başaran Bayraktar, Bayraktar Akıncı’nın iki, Kızılelma’nın ise dört yıl içinde motorlarını yerli olarak üretmeyi hedefliyor.

Gerek TB2’ler gerekse sıradaki TB3 ve Kızılelma, Baykar’ın küresel ölçekte en hızlı büyüyen hava savunma şirketleri listesindeki yerini güçlendirecek.