İstifayı bastı hayalini yaşıyor: Kurumsal hayattan Ironman’in zirvesine

Aslında basacaksın istifayı... Bu cümle Türkiye'de yaşayan bir çok beyaz yakalı için artık bir standart haline geldi. Devamı kişiden kişiye değişiyor. Kimi Ege- Akdeniz kıyılarına yerleşmek istiyor kimi kendi işini kurmayı planlıyor. Yüzlerce versiyonu var. Kriz ve zaman yönetiminin zirve yaptığı günlerin rahatlama cümlesi ama dile kolay. Yıllar harcanan kariyerden vazgeçmek, gelir-gider dengesi, yeni hayatın getireceği zorlukların verdiği korku. 39 yaşındaki Merve Güney bu adımı atan ve bedelinden de mutlu olan isimlerden. Herkes onun ismini 29 Haziran 2025 Pazar günü duydu. İstanbul doğumlu Güney, 20'nci Ironman France yarışında kadınlar genel klasmanını birinci sırada tamamlayan ilk Türk kadın sporcu olmayı başardı. Dünyanın en zorlu ve en prestijli dayanıklılık yarışlarından biri olarak kabul edilen bu organizasyonda, ilk kez bir Türk sporcu 3,8 km yüzme, 180 km bisiklet ve 42,2 km koşu parkurunu başarıyla tamamlayarak kadınlar genel klasmanda zirveye yerleşti.

Sadece 2 yıl önce Doğan Holding grup iştiraki Doğan Dış Ticaret'te finans müdürü olarak çalışan Merve Güney bugün yaklaşık 2 bin sporcunun katıldığı yarışın bitiş çizgisinde parıldadı. Bu başarının ardında emek, vazgeçişler ve planlama var. Gelin bir hayali gerçeğe çeviren bu kadının hikayesine yakından bakalım.

Yüzerek disiplin ve zaman yönetimini geliştirdi

İTÜ İnşaat Mühendisliği mezunu olan Merve Güney, Southampton Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını bitirdikten sonra İngiltere merkezli pazar araştırma şirketi International Stadia Group'ta işe başladı. Koray İnşaat'ta bütçe planlamada ve Celebi Holding'te iş geliştirme-planlama bölümlerinde görev aldı. 6 yaşında Galatasaray Spor Kulübü’nde başladığı ve ana takımda yer alacak kadar ilerlettiği yüzme, eğitimi ve kariyeri boyunca öyle ya da böyle hayatında oldu. Yüzme sayesinde disiplin ve zaman yönetimini hayatının her aşamasına entegre edebildiğini söyleyen Güney, 2018'de iş hayatını zihinsel olarak dengelemek için triatlon sporuna başlamaya karar verdi. Triatlon onun için zamanla tutku haline geldi ve Ironman 70.3 yarışlarına katılmaya başladı. İlk full Ironman’ini 2022 senesinde gerçekleştirdi.

Finans sektörünün bitmeyen kriz yönetimlerini spor sayesinde çok daha kola aştığını söyleyen Güney o günleri, "Sabah 05.00'te kalkarak yaptığım bu dayanıklılık sporu ofise geldiğimde çok daha dinç ve motive olmamı sağlıyordu. Arada öyle bir fark vardı ki ekibim antrenman yapamadığım günleri anlıyordu. Spor kurumsal hayatta beni hep pozitif etkiledi" diye anlatıyor.

İlk adımı eşi attı

Merve Güney, iş-özel hayat dengesinde mutluluğu yakalayanlardan biri olsa da her gün ofise giden biri olarak hep mobil hayat hayalinin olduğunu söylüyor. Kurumsal hayattan ve kariyerden vazgeçme gibi cesur bir adımı atışını ise "Açıkçası bu adımı ilk eşim attı. Toyota’da Pazarlama Müdürü’ydü. 40 yaşında bu kararı aldı. Ondan 1,5 yıl sonra da ben istifa ettim" sözleriyle aktarıyor.

Stres yine aynı

Güney kurumsal hayatta ayrılsa da çalışmayı bırakmayanlardan hatta kendi işini kuran bir isim. Şu an eşiyle beraber danışmanlık yapıyor. Ancak bu değişikliğin sandığından daha zor olduğunu itiraf ediyor: Her ne kadar kurumsalda en stresli pozisyonlarda çalışmış olsam da insanın kendi işi olunca da aynı stres seviyesi oluyormuş bunu gördüm. Bazen antrenman yapabilmek bile zor olabiliyor. Yine de kendi zamanımı kendim yönettiğim için antrenman saatim arttı ve bu da performansımı etkiledi.

Haftada 25 saat antrenman

Sporcuların dayanıklılık ve atletizm yeteneklerini sınırlarını zorladıkları bir yarış olan IRONMAN'in zirvesine giden yol sadece spor-iş dengesini kurmakla olmuyor. Hatırı sayılır fedakarlık ve yüksek acı eşiği gerektiriyor. Merve Güney, Türkiye standartlarına göre geç yaşta (33) bu spora başlayanlardan. 4 yıl boyunca işle beraber, 2 yıldırsa yoğun bir konsantrasyon ile bu spora devam ediyor. Öyle ki yüzme, bisiklet sürme ve maraton koşusu olmak üzere üç farklı disiplinden oluşan yarışmaya hazırlandığı zirve dönemlerinde haftada 25 saat antrenman yapıyor. Avrupa’da dağ tırmanışları, bisiklet üzerinde uzun saatler sürecin parçası. Yeni hayatına karavanda devam etmenin verdiği bir avantajı da var. Yüzme, bisiklet ve koşuyu yapabileceği alanlarda kamp yapıyor.

'İmkansız diye bir şey olmadığının kanıtı'

Güney bugün geldiği noktayı "İlk bu mesafeleri duyduğumda delilik demiştim. 2018'e kadar 10 km bile koşmamış biri olarak şu an 3,8 km yüzme, 180 km bisiklet üzerinde, 42 km koşuyorum. Aslında bu da imkansız diye bir şey olmadığını kanıtlıyor" diyerek özetliyor.

Bitirmesi bile zor olan bir yarışta derece yapacak motivasyonun kaynağı ne olabilir? Merve Güney bu soruya şöyle cevap veriyor: Aslında yarışı genelde kendimle geçirdiğim hazırlık döneminin bir ödülü olarak görüyorum, kutlama zamanı olarak. Ironman yarışının başlangıç çizgisine sağlıklı ve antrenman yaparak geldiyseniz bence zaten bir Ironman’siniz. Önemli olan o hazırlık sürecinde hayat şartlarına göre bu yolculuğu mental ve fiziksel olarak yönetebilmek. Tabii ki 'Nasıl yapacağım?' dediğim anlar oluyor. Motivasyon her zaman olmuyor ama disiplin sizi bu süreçte canlı tutuyor. Yarış esnasında tükendiğim anlarda, yaptığım onca fedakarlığı, antrenman yolculuğumu düşünüyorum ve bu beni yarışta oyunda tutuyor.

Anlık programlara veda

Elbette kariyer boyu iyi ya da kötü devam eden spor, antrenman odaklı yeni bir hayat bitiş çizgisinde derece yapmak için yeterli değil. Disiplinden beslenmeye birçok unsur var. Güney bunları "Triatlon sporuna başladıktan sonra ise çok daha sağlıklı ve bilinçli hareket eder oldum. Zaten vücudunuz sizi zora sokacak bir şeyi istemiyor, hep planlı olduğunuzdan planınızı bozacak şeylere karşı tahammülünüz azalıyor. Özellikle yarış sezonu yaklaştıkça erken yatarım, gece hayatımız yok denebilir. Zaten bu antrenman temposunu artık belli bir yaşta vücut kaldırmıyor. Sosyal aktivitelerim, sevdiklerime zaman ayırmam, hepsi plan çerçevesinde oluyor. Eskiden olduğu gibi anlık programlar hayatımdan çıkıverdi" diye anlatıyor.

Başarının kısa yolu yok

Özetle hiçbir şey kolay ya da kısa yoldan olmuyor. Başarı için emek vermek gerekiyor, adım adım... Motivasyon her zaman olan ya da tek başına yeterli olan bir unsur değil. Başarının anahtarı disiplin ve dayanma gücü. Merve Güney'in yolculuğunda da ilham verici olan başarıdan çok bu yolda verdiği emekler ve ne olursa olsun devam etme isteği.