İş değiştirmek isteyenlere zamanlama ipuçları
Yıllardır yöneticilerden kariyerine yeni başlayanlara kadar her pozisyondan insan bu soruları soruyor: İşimi değiştirmeli miyim? Ayrılma zamanı geldi mi? Kariyerimde ilerlemek, ayakta kalmak ya da değerlerime sadık kalmak için ne sıklıkla iş değiştirmeliyim? Günümüzde pek çok insan sürekli değişim, belirsizlik ve bazen de tükenmişlikle başa çıkmaya çalışıyor. Kariyerim boyunca, dışarıdan cazip görünen işlerden ayrıldım, çoğu zaman da kendimi görünmez hissettiğim ortamlarda çalıştıktan sonra. Gittiğim yerleri, bıraktığımda çoğu zaman daha iyi bir durumda bıraktım. Ama bazen de kalıp geliştim; daha cesur, değer odaklı kararlar verebilmek için maddi temellerimi güçlendirdim. Gurur duyduğum ilişkiler ve sonuçlar inşa ettim. Ve şunu öğrendim: Ayrılmak her zaman tek yol değil. Bazen, günlük hayatta “hayatta kalma çarkı” içinde olsanız bile, olduğunuz yerde gelişmeyi öğrenmek göz ardı edilen ama güçlü bir seçenek olabilir.
Bu kararların hiçbiri kolay değildi. Hepsi karmaşıktı, rahatsız ediciydi ve zaman zaman yalnız hissettirdi. Ama her biri beni istediğim kariyer ve hayata biraz daha yaklaştırdı. Dolayısıyla biri bana "Ne kadar sıklıkla iş değiştirmeliyim?" diye sorduğunda verdiğim cevap şu oluyor: Bu sorunun tek bir doğru cevabı yok. Her karar bir yatırımdır. Bundan daha iyi sorular şunlar:
- Şu anda işimde kendimi dengede, gelişmiş ve bütün hissetmek için neye ihtiyacım var?
- Bu işin benim için hala doğru olması için neye 'evet' ya da neye 'hayır' demem gerekiyor?
- Hala neyi merak ediyorum?
Bir işte ne kadar kalınmalı?
ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu’nun 2024 Ocak verilerine göre ortalama işte kalma süresi 3,9 yıl. Bu süre özel sektörde 3,5 yıl, kamu sektöründe ise 6,2 yıl. 20’li yaşlardaki genç çalışanlar ortalama iki yıl kalıyor; 55 yaş üzerindekilerse genellikle on yıla kadar aynı işte kalabiliyor. Kariyer uzmanları genellikle bir işte en az iki yıl kalmayı tavsiye ediyor. 3–5 yıl arası ise etki yaratmak, beceri geliştirmek ve bir sonraki adıma hazırlanmak açısından ideal süre olarak görülüyor. Council Advisors’ın İdari İşler Müdürü Laura Cococcia'nın dediği gibi ideal süre, bir sayıdan ziyade düşünülmüş bir hikayedir. Ne öğrendiğinizi, neye katkıda bulunduğunuzu ve nasıl geliştiğinizi net bir şekilde anlatabiliyorsanız, bir sonraki adımınız için güçlü bir konumdasınız demektir.
Ancak kurallar artık değişti. Sadece insanların işten daha fazla anlam aramaları yüzünden değil, aynı zamanda iş gücü piyasasının da zorlanması nedeniyle. İşe alımlar yavaşladı, işten çıkarmalar arttı ve yeni mezunlar ya da staj arayan öğrenciler için fırsatlar azaldı. Bu yeni düzende becerikli ve uyumlu kalmak, gelecekteki başarı için kritik. Ve zehirli veya durağan bir işte çok uzun süre kalmak, size sadece maaş değil, çok daha fazlasına da mal olabilir.
Neden iş değiştirilmeli?
Bir işte ne kadar süre kaldığınız sadece süreden ibaret değildir. Bu, kim olduğunuzla, nasıl bir etki yaratmak istediğinizle ve bir sonraki adımda nereye gitmek istediğinizle ilgili bir seçimdir. Kimi zaman sırf ayrılmak daha riskli geldiği için beni tüketen işlerde kaldım. Korkularım nedeniyle sağlığımı, ilişkilerimi ve neşemi feda ettim, sessizce taviz verdim ve bu, benliğime zarar verdi.
Mevcut rolünüz size öğrenme, destek, amaç ve gelişim fırsatı sunuyor mu? O zaman kalın ve gelişin. Ama kendinizi giderek daha çok kırgın hissediyorsanız, yerinizde sayıyorsanız ya da fark edilmediğinizi düşünüyorsanız, değişiklik zamanı gelmiş olabilir.
Kalmak mı değiştirmek mi daha iyi?
Geçmişte iş değiştirmenin daha yüksek maaş getirdiği bir gerçekti. Ancak Atlanta Merkez Bankası’nın son verileri, 10 yıl sonra ilk kez, işte kalanların ücret artışlarının (yüzde 4,3), iş değiştirenlerden (yüzde 4,1) daha yüksek olduğunu gösteriyor. ABD’de daha fazla çalışan mevcut işinde kalıyor ve işverenler de eski çalışanlarını yeniden işe alıyor. Bu durum, belirsizlik dönemlerinde istikrar ve güvenilir yetenek arayışını işaret ediyor.
Bu eğilim, kalmayı seçen (ya da geri dönen) çalışanların ödüllendirilmeye başladığını gösteriyor. Ancak bu, sırf alışkanlık ya da korku yüzünden kalmanız gerektiği anlamına gelmiyor. Eğer işiniz gelişiminizi destekliyor, mali güvenliğinizi artırıyor ve sağlığınızı koruyorsa, kalmak da cesur ve bilinçli bir seçim olabilir.