Bulgarların yaklaşık yarısı euro’ya geçmek istemiyor
Avrupa Birliği'nin geçen hafta yaptığı açıklamaya göre Bulgaristan euro'ya katılmaya hazır ve bu durum hükümet tarafından daha derin bir entegrasyona doğru atılan bir başka adım olarak selamlandı. Ancak 56 yaşındaki çiftçi Doroteya Kanavrova, maliyet konusunda endişe duyan Bulgarların giderek büyüyen kesimini temsil ediyor. Yol kenarındaki tezgahına domates ve salatalıklarını dizen Kanavrova, “Ben buna karşıyım” dedi.
Ülkenin zorluklarla dolu bir tarihi var ve kişi başına düşen ekonomik çıktı, neredeyse yirmi yıllık üyeliğe rağmen hala AB ortalamasının üçte ikisi. Yine de banka iflasları, ekonomik krizler ve 1990'ların sancılı geçiş dönemini yaşamış milyonlarca Bulgar için para birimleri leva, banknot ve madeni paradan öte bir istikrar sembolü. 1997'de uygulamaya konan para kurulu, levayı önce Alman markına, ardından da euro’ya sabitledi. Bu, Bulgaristan'ın komşu Romanya gibi diğer komünizm sonrası ülkelerde görülen tepkisel para politikasına son vermesine ve fiyatların günde üç kez arttığı hiperenflasyonu tarihe gömmesine yardımcı oldu.
İnsanlar ikiye bölündü
Eurobarometer tarafından yapılan bir anket, Bulgarların 2026 yılı başında geçilmesil planlanan euro konusunda ikiye bölündüğünü gösterdi. Dahası, mayıs ayında yayınlanan ankete göre AB ortalamasının iki katı kadar şüpheciler ve aşırı sağcı politikacılar üyeliğe karşı protestolar düzenliyor.
Maliye Bakanı Svetoslav Gavriyski, enflasyon korkularını “aptalca söylentiler” olarak nitelendirdi. Svetoslav, “Bir ülke normal bir ülke olmak için er ya da geç para kurulundan çıkmak zorundadır” dedi. Bulgaristan, Yunanistan'ın on yıl önce ortak para biriminden çıkma girişiminden bu yana euro’yu kabul eden ikinci ülke olacak. Slovakya ve Baltık ülkeleri gibi diğer eski komünist ülkelerin ardından Hırvatistan da 2023 yılında euro'ya katılmıştı.
Bölgedeki en büyük ekonomiler olan Polonya, Romanya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan euro’yu ikinci plana atmış durumda. Bu hafta Prag'da düzenlenen bir Bloomberg etkinliğinde Çek Merkez Bankası Başkanı Ales Michl, enflasyonla mücadelede ulusal bir para birimine sahip olmanın erdeminden övgüyle söz etti.
Fiyatlar yükselecek mi?
Bulgaristan'da para birimlerini değiştirme ihtimali, özellikle düşük gelirliler ve döviz birikimi olan emekliler arasında korku yaratıyor. Politikacılar zaman içinde yatırımların artması ve borçlanma maliyetlerinin düşmesi gibi faydalara işaret ederken, birçok vatandaş kısa vadede fiyatların yükseleceğinden endişe ediyor. Enflasyondaki son artış, euro’ya geçişi birkaç yıl geciktirdi. AB'nin en enerji yoğun ekonomilerinden biri olan Bulgaristan, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşından ağır darbe aldı. Fiyatlar 1990'lardan bu yana görülen en hızlı şekilde yükseldi.
Örneğin Kanavrova, euro’ya geçişin gübre fiyatlarını artıracağından ve bir hektarlık çiftliğindeki üretimi daha maliyetli hale getireceğinden endişe ediyor. Kanavrova, “Büyük işletmeler daha zengin, bunu karşılayabilirler. Leva ile kötü durumdayız; euro ile daha da kötü olacağız” dedi. Müşterilerinin çoğu Bulgaristan'ın sahil beldelerine giden Romen turistler olduğu için, döviz kabul etmesi gerektiğinde euro yerine Romen leyi almayı tercih ediyor. Bu parayı kışın sınır ötesi alışveriş gezilerinde kullanabiliyor.
AB’ye güveniyorlar
Bu Bulgarların Avrupa yanlısı olmadığı anlamına gelmiyor. Yarısından fazlası AB'ye güvendiğini söylerken, bu oran kendi hükümetlerine güvenenlerin iki katı. Euro'yu destekleyen yakın tarihli bir hükümet önergesi Bulgar parlamenterlerin üçte ikisinden fazlası tarafından desteklendi.
Rusya yanlısı partinin protestoları sürüyor
Yetkililer için sorun, büyük şirketlerin aksine ortak bir para birimiyle ticaret yapmanın doğrudan faydalarını görmeyenlerle ortak bir dil bulmakta zorlanmaları. Popülist partiler için durum daha kolay: Aşırı sağcı, Rusya yanlısı Revival partisinin desteklediği protestolar ikinci hafta sonunda da ülke genelinde binlerce kişiyi bir araya getirdi.
Bulgaristan Parlamentosu'nda üçüncü büyük parti haline gelen Revival'ın liderleri ülkeyi NATO'dan çıkarmaya ve AB üyeliğini yeniden müzakere etmek istiyor. Euro'ya geçişin egemenliğin daha da kaybedilmesi anlamına geldiğini söyleyen parti liderleri, geçen ay ABD'ye yaptıkları bir ziyaret sırasında levanın dolara sabitlenmesini önerdi.
Ülkedeki en popüler siyasi figür olan Cumhurbaşkanı Rumen Radev ise Bulgaristan'ın hazır olup olmadığını sorguluyor. Katılım tarihi konusunda referandum yapılması çağrısı geçen ay parlamento tarafından reddedildi. AB'nin geçen hafta Bulgaristan'ın üyeliğine onay vermesini “iktidardakiler için sevinç, fiyat artışlarından endişe duyan halk için ise alarm” olarak nitelendirdi.
“Faydalar konusunda kamuoyu daha iyi bilgilendirilmeli”
Scope Ratings'in baş küresel ekonomisti Dennis Schen Bloomberg’e yaptığı açıklamada, “Parasal birliğe girmek teknik bir konu olsa bile, yetkililer rortak para biriminin faydaları konusunda kamuoyunu bilgilendirmek için daha iyi bir iş çıkarmalıydı. Bulgarlar, euro’yu benimsemeye hazırlanan bir ülkede ortak para biriminin faydaları konusunda şüpheci olduklarını kanıtlayan ilk insanlar değil. Ancak euro'ya olan destek, insanların en kötü korkularının asılsız olduğu ortaya çıktıkça benimsenmesinin ardından artma eğilimindedir” dedi.
Hükümet son haftalarda spekülatif fiyat artışlarıyla mücadele sözü verirken, kurumlar da perakendeciler üzerindeki denetimlerini arttırma sözü verdi. İş dünyası lobileri, işçi sendikaları, bankalar ve sigortacılarla bir dizi anlaşma imzalayan Başbakan Rosen Zhelyazkov pazartesi günü yaptığı açıklamada amaçlarının fiyatları “haksız yere arttırma” girişimlerini engellemek olduğunu söyledi.
İşletmeleri köpüklü şarap ithalatından yapay zeka çözümlerine kadar çeşitlilik gösteren bir girişimci olan 40 yaşındaki Mihail Georgiev için euro'nun Bulgaristan'ın kalkınmasında bir başka kilometre taşı olacağını belirtti. Ülke AB'ye 2007'de katıldı ve en yoksul üyesi olarak kaldı. Bu yıl 1 Ocak'ta Romanya ile birlikte AB'nin büyük bölümünü kapsayan Schengen bölgesine girdi. Georgiev, ortak Avrupa para birimine geçmenin Bulgaristan'ın imajı için iyi olduğunu ve turizmi canlandırdığını söyledi. Georgiev, “En büyük ikinci rezerv para birimi, yüz milyonlarca insanın para birimi. Geçmişte saatlerce vize bekledim, sayısız kontrol nedeniyle her sınır geçişi acı vericiydi. Şimdi gerçekten tek para birimine sahip tek bir dünya hayal ediyorum" dedi.
"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?