BSH Türkiye’den 30 yılda 45 milyar dolarlık katkı

Bosch, Siemens, Gaggenau ve Profilo markalarıyla faaliyet gösteren BSH Türkiye, 5 fabrikası, gelişmiş lojistik ve servis ağı, 3 bin 500’ün üzerinde satış noktası ve Türkiye’nin ilk sertifikalı Ar-Ge merkezi ile faaliyetlerini sürdürüyor. 30 yılda 100 milyondan fazla üretime imza atan BSH Türkiye, bugün 150’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştirerek küresel ölçekte ülkeyi başarıyla temsil etmeye devam ediyor. Şirket aynı zamanda 130 ülke ve 4,6 milyar insanın bulunduğu Gelişen Pazarlar Bölgesi’nin yönetim merkezi olarak önemli bir sorumluluk üstleniyor.

“Türkiye küresel oyunda sahnenin tam ortasında”

BSH CEO’su Dr. Matthias Metz, Türkiye'nin şirketin küresel stratejisindeki kritik konumuna dikkat çekiyor. Metz’e göre Türkiye yalnızca bir üretim üssü değil, aynı zamanda BSH'nin geleceğe dönük vizyonunda başrolü üstlenen oyunculardan biri: “Dünyanın dört bir yanındaki 39 fabrikamız ve 50’den fazla ülkedeki varlığımızla yol alırken, özellikle Türkiye’nin içinde yer aldığı dinamik Gelişen Pazarlar Bölgemizde güçlü bir büyüme ivmesi yakaladık.” Türkiye’deki ekiplerin yalnızca bölgesel değil, küresel ölçekte etki yarattığının altını çizen Metz, “Türkiye'deki ekiplerimiz, sadece yerel ve çevre pazarlarda değil, tüm BSH Grubu genelinde gelişimi yönlendiren güçlerden biri. Bu nedenle Türkiye, hâlâ bizim için kilit bir odak noktası ve küresel başarımızın ayrılmaz bir parçası” diyor.

Metz’in altını çizdiği bir diğer önemli unsur ise ‘Tüketici Mutluluğu’ ve ‘Müşteri Başarısı’ hedefi. “Bu kavramlar, tüm dünyada tek takım ruhuyla hareket etmemizi sağlıyor. Tüketiciyi merkeze alan ve iş ortaklarımızla birlikte büyümeyi hedefleyen bu yaklaşım, başarımızın temel taşı” diye ekliyor.

BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Gelişen Pazarlar Bölgesi CEO’su Gökhan Sığın ise şirketin Türkiye’deki 30 yıllık faaliyetlerine ilişkin verileri paylaştı. Sığın’ın aktardığına göre, BSH Türkiye bugüne kadar 100 milyonun üzerinde cihaz üretti; bu ürünler 150'den fazla ülkede kullanılıyor.

Tekirdağ Çerkezköy’deki yerleşke beş üretim tesisi, lojistik ve servis depolarının yanı sıra Türkiye’nin ilk sertifikalı Ar-Ge merkezlerinden birine ev sahipliği yapıyor. Bosch, Siemens, Gaggenau ve Profilo markalarıyla Türkiye genelinde yaklaşık 3 bin 500 satış noktasında faaliyet gösteriyor. Türkiye operasyonları, şirketin "gelişen pazarlar bölgesi" kapsamındaki yönetim merkezi olarak konumlanıyor. Buradan alınan kararlar, yalnızca Türkiye’yi değil, bölgedeki diğer pazarları da kapsıyor.

Sığın, BSH’nin bugüne kadar Türkiye’de gerçekleştirdiği doğrudan yatırımların 1,8 milyar dolara ulaştığını; bu yatırımların tetiklediği dolaylı etkilerle toplam büyüklüğün 11,5 milyar doları aştığını belirtti. Şirket hesaplamalarına göre her 1 dolarlık yatırım, Türkiye ekonomisinde ortalama 6,6 dolarlık sabit sermaye yatırımını harekete geçiriyor.

1995’ten bu yana doğrudan ihracat hacmi 16,9 milyar doları bulan BSH Türkiye, bu dönemde ekosistemindeki birçok tedarikçinin dış ticarete açılmasına da zemin hazırladı. Şirketin dolaylı ihracat katkısı 16,9 milyar doların üzerinde hesaplanıyor. Sığın BSH Türkiye’nin ihracat etkisiyle de uluslararası bir oyuncu olduğuna dikkat çekti. “30 yılda doğrudan ihracatımız 16,9 milyar ABD dolarına ulaştı. Bu rakamlar, Türkiye’nin dış ticaret dengesine olan katkımızı ve BSH Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki konumunu açıkça ortaya koyuyor” diyen Sığın, BSH Türkiye’nin tüm ekosistemi için de bir “ihracat okuluna” dönüştüğünü vurguluyor.

Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerini de sürdüren BSH Türkiye, üretimle birlikte tasarım ve geliştirme süreçlerini de Türkiye’de yürütüyor. Şirketin dönüşüm öncelikleri arasında sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve ürün inovasyonu yer alıyor.

Rakamlarla 30 yıllık etki

BSH Türkiye CEO’su Alper Şengül, şirketin 30. yılı vesilesiyle yaptığı değerlendirmede, hem ekonomik hem sosyal etkileri kapsayan bir tablo çizdi. Şirketin kuruluşundan bu yana geçirdiği dönüşüme atıfla, “30 yıl önce atılan bir tohumun güçlü bir ormana dönüşümünü kutluyoruz” diyen Şengül, bu sürecin yalnızca üretim değil, aynı zamanda toplumsal gelişim açısından da önemli sonuçlar doğurduğunu belirtti. Şirketin hazırladığı Sosyoekonomik Etki Raporu’na göre, Türkiye’de yapılan her 1 dolarlık harcama, 4,3 dolarlık katma değer yaratıyor. Doğrudan istihdam sayısı 10 bin seviyesinde; bu yapı, geniş tedarik zinciri üzerinden dolaylı olarak 10 binlerce kişiye gelir kaynağı sağlıyor.

Türkiye’nin üretim üssü olmanın ötesinde, bir Ar-Ge ve teknoloji merkezi haline geldiğini belirten Şengül, 2008-2024 yılları arasında yaklaşık 1.000 patent başvurusu yapıldığını, yalnızca 2023 yılında 22 bilimsel yayının hayata geçtiğini dile getiriyor. Sürdürülebilirlik çalışmalarına da değinen Şengül, Çerkezköy yerleşkesinde 2019-2024 döneminde toplam 40 bin megavat saat enerji tasarrufu sağlandığını, bu miktarın yaklaşık 14 bin ailenin yıllık elektrik tüketimine denk geldiğini söyledi. Aynı dönemde, 143 bin metreküp su tasarrufu yapıldı; bu da yaklaşık 57 olimpik yüzme havuzu hacmine karşılık geliyor.