;
Arama

Almanlar hisse senetlerini sevmeyi öğreniyor

Birikimlerini genelde nakitte tutan Almanlar, son yıllarda hisse senetlerine yönelmeye başladı. Sektör verilerine göre hisse senedi sahibi Almanların sayısı on yıl öncesine göre yüzde 44 arttı ve borsa yatırım fonlarındaki varlıklar 2017'den bu yana tahmini yüzde 200 artışla 343 milyar euro'ya ulaştı.

22 Ağustos 2025, 10:27 Güncelleme: 22 Ağustos 2025, 10:38
Heiko Thieme, yaklaşık elli yıl boyunca Almanları borsa yatırımı yapmaya teşvik etti ancak başarılı olamadı. Deutsche Bank AG ve White, Weld & Co.’da çalışmış eski bir aracı kurum çalışanı ve fon yöneticisi, “'Eskiden Almanya’da taş kırmak, hisse senedi satmaktan daha kolaydı' denirdi" diye konuştu.  Paranın kendisi asla sorun değildi. Almanlar, dünyanın en disiplinli tasarruf sahiplerinden biri. Sorun şuydu: Hiperenflasyonun izlerinin hâlâ derin olduğu bu ülkede, risk iştahı hiçbir zaman oluşmadı ve hisse senedi sahipliği, diğer gelişmiş ülkelerin oldukça gerisinde kaldı. Thieme borsaya dair duyduğu negatif söylemleri belirterke, “Her şeyi duydum. 'Borsa bir kumarhane’, ‘Sadece zenginlere göre’, ‘Alım satım, resmen yol soygunu'" dedi.

3 milyondan fazla Alman yatırım yapmaya başladı

Ama şimdi Alman borsası üçüncü yılında da güçlü bir yükselişle yüzde 20’den fazla değer kazanırken, işler nihayet değişiyor gibi görünüyor. BlackRock'ın bir araştırmasına göre 2022'den bu yana 3 milyondan fazla Alman borsaya yatırım yapmaya başladı. Bu artış, İngiltere'den sonra Avrupa’daki en büyük artış. Almanya’da hisse senedi sahibi kişi sayısı son 10 yılda yüzde 44 artarken, borsada işlem gören fonlara (ETF’ler) yatırılan varlıklar 2017’den bu yana yaklaşık yüzde 200 artarak 343 milyar euroya (400 milyar dolar) ulaştı.

Finans influencer'ları

Bu ilginin kaynağı sadece borsa rallisi değil. Sosyal medyada sayısız “finfluencer” (finansal influencer) ve blog yazarının gençlere gece gündüz “hisse senetleriyle zengin olabilirsiniz” mesajını vermesi de etkili. Finfluencer’lar her yerde var, evet  ancak Almanya’da onlar, uzun süredir birikimlerini düşük getirili ama güvenli banka hesaplarında tutmaya alışmış çalışanların zihniyetini değiştirmede kilit rol oynuyor. Artık 82 yaşında olan Thieme de bu finfluencer’lardan biri. Instagram’da 190 bin takipçisi var ve yatırımcı psikolojisinin değişmeye başladığını, şaşkınlıkla fark ettiğini söylüyor. “Genç nesilde biraz kıpırdanma görmeye başladık” diyor.

Bu değişim, Avrupa’nın en büyük ekonomisi için çok önemli. Hisse senetlerinden elde edilecek sağlıklı getiriler, hızla yaşlanan bir toplumda Alman hanelerinin gelecekteki emekliliklerini güvence altına alabilir. Ayrıca daha canlı bir sermaye piyasası, Avrupa ülkelerinin uzun süredir mücadele ettiği başka bir sorunu da çözebilir: Yeni girişimlere para yatırmaya istekli risk alan yatırımcıların eksikliği.

"Alman ekonomisini canlandırmanın anahtarı"

Pictet Asset Management’tan kıdemli çoklu varlık stratejisti Arun Sai, “Bireysel yatırımcıların kilidini açmak, Alman ekonomisini canlandırmanın anahtarı. Bu yeni kurulan şirketleri ve girişim aşamasındaki firmaları finanse etmekteki sistemik boşluğu doldurmak için gerekli ve sermaye piyasasında erdemli bir döngü yaratmak açısından kritik" dedi. 

Münih’te organik gıda sektöründe çalışan 37 yaşındaki Ursula Huber, bu adımı atanlardan biri. Yıllar süren düşük faiz oranlarından sonra Madame Moneypenny adlı, kadınları mali konularda güçlendirmeyi hedefleyen bir web sitesinden ilham alarak hisse senetlerine yatırım yapmaya başladı. Huber, bazı birikimlerini birkaç hisse senedi ETF’sine yatırdı çünkü banka hesaplarından artık kayda değer bir getiri elde etmek mümkün değil. Şimdi Huber ve eşi, gelecek yılın başlarında ilk bebeklerini bekliyor ve çocuklarını küçük yaştan itibaren yatırımcı olarak yetiştirmeyi planlıyorlar.

Reddit gibi sosyal medya platformları da bu artan ilgiyi yansıtıyor. r/Aktien ve r/finanzen gibi forumlar yatırım mesajlarıyla dolup taşıyor. r/finanzen’in 1 milyondan fazla üyesi var, bu geçen yıla göre yüzde 40 artış demek. Aracı kurumlar da bu ilgiyi körüklüyor. Frankfurt metrosunda opera, müzikal ve çikolata reklamlarının yanında, n26 gibi yeni yatırım uygulamalarının hisse senedi alım-satım reklamları yer alıyor. Berlin merkezli yatırım platformu Trade Republic, dev reklam panolarıyla dikkat çekiyor. Commerzbank AG’nin online aracı kuruluşu Comdirect, Borussia Dortmund futbolcuları ve yakın zamanda rapçi Reezy ile kampanyalar düzenleyerek özellikle aktif.

Deutsche Bank’a ait yaklaşık 70 yıllık varlık yönetim firması DWS Group bile oyuna dahil oldu: Haziran ayında Instagram hesabı açtı. Gönderilerinden biri, yatırım yapmaya hevesli kişilere S&P 500 ve DAX endekslerini açıklayan bir adam içeriyor. Bir diğer gönderide ise kadınlara yatırım çağrısı yapılıyor: Bir koca emeklilik planı değildir.

Almanların nakit tutma alışkanlığı

Tüm bu gelişmelere rağmen, Almanların nakit tutma alışkanlıkları kolay kolay kırılmıyor. Haneler varlıklarının yüzde 37’sini banka hesaplarında tutuyor. Bu oran ABD’nin yaklaşık dört katı ve komşu Fransa’dan 7 puan fazla. OECD verilerine göre geçen yıl Alman hanehalkının finansal varlıklarının yalnızca yüzde 20’si hisse senetlerine yatırılmışken, ABD’de bu oran yüzde 42’ydi.

Sosyal medyada canlı yatırım videoları sunan gazeteci Manuel Koch, dönemin Maliye Bakanı ve sonrasında Şansölye olan Olaf Scholz’un şu sözlerini umutsuzlukla anımsıyor: Scholz, “hiç hisse senedi sahibi olmadığını ve tüm parasını banka hesabında tuttuğunu” söylemişti. Koch, “Almanlar için pek iyi bir rol model değildi. İnsanlar hâlâ borsayı spekülasyon olarak görüyor ve banka hesaplarını tercih ediyor. Ama ben onlara diyorum ki: ‘Bu yüzyılın banka hesabı ETF planınızdır'" diye konuştu. 

Almanya’daki yatırım temkinliliği genellikle 20. yüzyıldaki hiperenflasyon ve savaş sonrası yıkımla açıklanır. Bu geçmiş artık uzak görünse de 2009 tarihli çokça alıntılanan bir akademik çalışma da dahil olmak üzere birçok araştırma, onlarca yıl önce yaşananların bile risk almaya yönelik isteksizliği etkileyebileceğini gösteriyor.

Yakın dönemde yaşanan kötü tecrübeler de bu temkinliliği destekliyor. 2000’lerin başında dot-com balonunun patlamasıyla küçük yatırımcılar, yeni özelleştirilen Deutsche Telekom hisselerinde ve Frankfurt Borsası’nın teknoloji segmenti Neuer Markt’ın çöküşünde büyük kayıplar yaşadı. Daha yakın zamanda ise, 2020’de bir muhasebe skandalıyla iflas eden Wirecard AG. Yerli bir fintech başarı öyküsü olarak görülüyordu.

Euro Bölgesi ortalamasının altında

Bu yatırım yerine tasarruf etme eğiliminin bir sonucu var: Alman hanehalkının ortalama serveti, Euro Bölgesi ortalamasının altında. Bu da büyük bir sorun çünkü Almanya da diğer birçok ülke gibi büyüyen bir emekli nüfusuna hazırlık yapmak zorunda. Ülkenin “pay-as-you-go” (şu anki çalışanların emekli maaşlarını finanse ettiği) emeklilik sistemi, hızla artan emekli-çalışan oranıyla zorlanıyor. Brüksel merkezli ekonomi düşünce kuruluşu Bruegel’e göre 2050 yılına kadar her iki çalışana bir emekli düşecek.

Trade Republic’in kurucu ortağı Christian Hecker’e göre hisse senedi yatırım kültürü bu emeklilik açığını kapatmak için şart. ABD’de 1978’de tanıtılan 401k katkılı emeklilik planları sonrası başlayan hisse senedi patlamasına dikkat çekiyor. Avrupa’da ise en çok verilen örnek İsveç: Vergi avantajlı bireysel yatırım hesapları (ISK’ler) sayesinde, emeklilik reformları halkı hisse senedi yatırımcısına dönüştürdü. Benzer sistemler İngiltere ve Fransa’da da var. Polonya da bu yönde adım atmayı değerlendiriyor. Almanya’da ise henüz böyle bir uygulama yok. Hecker, “Sonunda ABD ya da İsveç’te olduğu gibi olacak: Çoğu insan hisse senetlerine yatırım yapacak. Uygun reformlarla bu bir nesil boyunca sürecek bir dönüşüm olabilir" diyor.

En çok yatırım yapıalnlar ABD'li teknoloji şirketleri

Şimdilik yatırımcı katılımı düşük olduğu için Alman hisse senetleri diğer ülkelere kıyasla daha ucuz ve dolayısıyla daha fazla yükselme potansiyeline sahip. Bloomberg'e göre Almanya borsasının değeri ülkenin yıllık GSYİH’sinin yaklaşık yüzde 66’sı kadar. Bu basit değerleme göstergesi, Warren Buffett’ın da favorisi ve genellikle olumlu yatırım sonuçlarına işaret ediyor. ABD’de ise borsa değeri, nominal GSYİH’nin iki katından fazla.

Yine de Almanya’da hisse senetlerine olan artan ilginin önemli bir notu var: Şimdilik paranın büyük kısmı ABD hisselerine, özellikle dev teknoloji şirketlerine yöneliyor. 2025’in ilk yarısında Alman eToro müşterileri tarafından en çok tutulan 10 hisseden 9’u Amerikan şirketleriydi. Bunlara Nvidia, Tesla ve Microsoft dahil. Listeye giren tek Alman şirket ise savunma sanayi firması Rheinmetall AG oldu.

"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Tenis efsanesi Roger Federer artık milyarder

     Tenis efsanesi Roger Federer artık milyarder

  • Forbes Girişim 50 listesindeki Midas unicorn olmaya çok yaklaştı

    Erkan Kızılocak / Kıdemli Editör
    Forbes Girişim 50 listesindeki Midas unicorn olmaya çok yaklaştı

  • Dünyanın en çok kazanan tenisçileri 2025

    Dünyanın en çok kazanan tenisçileri 2025

  • İnşaat yatırımları dört yılın en yüksek seviyesinde

    İnşaat yatırımları dört yılın en yüksek seviyesinde

  • İstihdam endeksi ikinci çeyrekte arttı

    İstihdam endeksi ikinci çeyrekte arttı

  • KPMG: Türkiye sigorta sektörü 800 milyar TL sınırını geçti

    KPMG: Türkiye sigorta sektörü 800 milyar TL sınırını geçti

Yazarlar

Çok Okunanlar

  • Vantilatörle uyumanın etkileri: Bilim ne diyor?


  • En zengin 100 Türk


  • forbes.com.tr

    Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)


  • Dolar milyarderi Türkler


  • 2025 Forbes 39. Dünya Milyarderler Listesi