;
Arama

ABD’li futbol yatırımcıları İngiltere’nin en iyi üç ligini domine ediyor

Bir dönem Atlantik'in öte yakasında bilgisiz olarak görülen ABD'li futbol yatırımcıları, İngiltere'nin en iyi üç liginin her birinde şampiyonluk elde etmek üzere. Amerikalı kulüp sahipleri sadece spordan zevk almaya değil, sürdürülebilir işletmeler kurmaya odaklanıyor.

29 Nisan 2025, 15:12
ABD’li futbol yatırımcıları İngiltere’nin en iyi üç ligini domine ediyor
Wrexham'ın sahipleri aktörler Rob McElhenney ve Ryan Reynolds Championship'e yükselmelerinin ardından kupayla kutlama yapıyor (Fotoğraf:Action Images via Reuters/Craig Brough)

Bir zamanlar İngiliz futbolunda en az popüler olan kişiler, ülkenin en eski kulüplerini satın almak için Atlantik'i aşan Amerikalı milyarderlerdi. Çoğu zaman bilgisiz yabancılar olarak görülen bu kişiler, en az hakemler ya da Manchester United taraftarları kadar kötülenirdi. Ancak Amerikalıların bu İngiliz kurumlarını satın almak için Heathrow, Gatwick ve Old Trafford'a akın akın gelmeye başlamasının üzerinden yirmi yıl geçtikten sonra piyasada kayda değer bir değişim yaşandı. Görünüşe göre birkaç Amerikalı futbol yatırımcısı ne yaptıklarını biliyor. 

Şimdi sezon sona ererken, ABD'li grupların sahip olduğu kulüpler İngiltere'nin en iyi üç liginin her birinde şampiyonlukları silip süpürmeye ve hatta ikincilikleri de almaya hazırlanıyor. Boston merkezli Fenway Sports Group tarafından desteklenen Liverpool, pazar günü Stan Kroenke'nin Arsenal'inin önünde 2019'dan bu yana ikinci lig şampiyonluğunu elde etti. İkinci kademe Championship'in ilk sırasında yer alan Amerikalı Burnley, NFL'in San Francisco 49ers tarafından kontrol edilen Leeds'in hemen önünde yer alıyor ve her ikisi de Premier Lig'e yükselmeyi garantiledi. 

“Olay sadece spordan zevk almak değil”


Knighthead Capital tarafından kontrol edilen ve yatırımcıları arasında Tom Brady'nin de bulunduğu Birmingham City ise bu ay liginde şampiyon oldu. Hepsinin ortak noktası, kendilerinden önce pek çok kişinin Amerikan spor modelini İngiliz futboluna uygulamayı denediği ve başarısız olduğu anlayışı. Farklı bir oyun kitabına ihtiyaçları vardı. 2023'te Birmingham City'yi satın alan Knighthead'in kurucusu Tom Wagner, “Bunun milliyetle ilgisi yok, daha çok iş kurmak için çok bilinçli bir yaklaşım benimseyen bir dizi profesyonel spor sahibiyle ilgisi var. Olay sadece spordan zevk almak değil” dedi.

Pek çok yabancı yatırımcının zor yoldan öğrendiği gibi, İngiliz futbolunda faaliyet göstermek ile Amerikan liglerinde çalışmak simit ve çörek kadar farklı. Örneğin, oyuncular takımlar arasında takas edilmek yerine, takımların nadiren telafi ettiği astronomik ücretler karşılığında kötü düzenlenmiş bir transfer piyasasında dolaşıyor. Küme düşmenin varlığı da kötü bir sezonun bir kulübün ligden atılmasına ve mali bir çöküşe sürüklenmesine yol açabileceği anlamına geliyor. Son derece başarılı takımlar için bile, gelirin büyük bir kısmı doğrudan performansa bağlı kalıyor. Dolayısıyla Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı kaçıran bir kulübün yıllık bütçesinde 50 milyon dolarlık beklenmedik bir delik açılabilir. 

Başka bir deyişle, bunlar uzun vadeli finansal planlamayı bir mayın tarlasına dönüştüren öngörülemez varlıklar. Ayrıca tüm bunlar, sahiplerinin kâr peşinde koşan CEO'lardan ziyade asırlık kulüplerinin idarecileri olmalarını bekleyen güçlü taraftar kitlelerinin gözü önünde gerçekleşiyor. Bunların hiçbiri Amerikalı yatırımcıları denemekten vazgeçirmedi. Tampa Bay Buccaneers'ın sahibi olan Glazer Ailesi’nin 2005 yılında Manchester United'ı satın almasından bu yana, diğerleri de İngiliz futbolunun küresel erişiminden ve cömert televizyon sözleşmelerinden faydalanmak umuduyla bu oyuna dolar akıttı. Bugün, İngiltere'nin en iyi üç ligindeki 68 kulübün yaklaşık üçte birinin çoğunluk hissesi Amerikalılara ait ya da Amerikalılar tarafından etkin bir şekilde kontrol ediliyor.

Yanlış adımlar da sıkça görüldü


Yine de İngiliz futbolunun kaosunu ve masraflarını hafife alan takım sahipleri tarafından bu yolda atılan yanlış adımlar hiç de az değil. Devralmalarının ardından Glazer’lar o kadar şiddetli protestolar ve tehditlerle karşılaştı ki Old Trafford'u ziyaret etmek için bir yeraltı tünelinden gizlice girmek zorunda kaldılar. Liverpool'un sahipleri 2021 yılında, başarısız bir Avrupa Süper Ligi'ne katıldıkları için taraftarlarından özür dilemek zorunda kaldılar. Kulübün armasını bacağına dövme yaptıracak kadar kulübe hayran olan Aston Villa'nın eski sahibi Randy Lerner, sonunda kulübü 200 milyon dolardan fazla zararla sattı. Lerner bir keresinde “Premier Lig bana sinir sistemime mal oldu” demişti. 

Dolayısıyla yabancı yatırımcıların şüpheyle karşılanmasına şaşmamak gerek. Ama aynı zamanda bu yüzden son dönemdeki pek çok alıcı daha mütevazı hedeflerle yola çıktı, alt liglerde değeri milyarlarla ifade edilmeyen kulüpleri satın aldı ve daha sonra merdiveni tırmanmalarına yardımcı oldu. Aktörler Ryan Reynolds ve Rob McElhenney 2020 yılında Kuzey Galler'in beşinci kademe takımı Wrexham'ı satın aldıklarında, kulübün yeniden doğuşunu konu alan bir reality TV programı yapma planıyla 2,6 milyon dolar nakit para yatırdılar. Beş yıl sonra, art arda üç kez yükselmeyi başardılar. Wrexham deneyiminin yabancı menajerler için çıkardığı derslerden biri de taraftarlar için fiziksel varlığın önemli olduğu. Sadece yönetim locasında değil, maçlardan önce ve sonra yerel barlarda da. 

Reynolds ve McElhenney sezonda birkaç kez Los Angeles'tan Kuzey Galler'e beklenmedik yolculuklardan birini gerçekleştiriyor. Wagner ve Brady mümkün olduğunca sık Birmingham'a gidiyor ve Wagner her yıl en az bir deplasman maçına giderek City taraftarlarıyla birlikte tribünde oturmaya özen gösteriyor. 

Diğer bir ders ise çok fazla el atma dürtüsüne direnmek oldu. Sorunlu varlıklar konusunda uzmanlaşan Wagner, Birmingham City dört teknik direktör eskitmiş ve geçen sezon Championship'ten düşmüş olsa da işleri düzeltebileceğinden emindi. Ancak sahada olanları uzmanlara bırakmak gerekiyordu. Wagner, “Knighthead'deki geçmişimizde çok sayıda şirket dönüşümü gerçekleştirdik. Bu da o açıdan çok farklı değildi. Ancak bu kaynakları bir kez devreye soktuktan sonra amaç, spor tarafının bizim müdahalemiz olmadan bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesine izin vermekti” dedi. Premier Lig'de Chelsea'nin sahibi Todd Boehly, görev süresinin başlarında transfer politikasını dikte etmeye çalışarak kendisine on milyonlarca dolara mal oldu. Liverpool'un üst düzey yöneticileri daha itidalli davranmayı öğrendi. 


"Forbes Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Filipinler dijital göçebe vizesi başlatıyor

    Filipinler dijital göçebe vizesi başlatıyor

  • Karanlıkta Akan Bir Yıldız: Mustafa Kemal Atatürk

    Karanlıkta Akan Bir Yıldız: Mustafa Kemal Atatürk

  • Avrupa ve Amerika çağdaş sanatının çarpıcı isimleri İstanbul’da

    Avrupa ve Amerika çağdaş sanatının çarpıcı isimleri İstanbul’da

  • Patates sağlığa zararlı mı?

    Patates sağlığa zararlı mı?

  • Başarılı bir kariyer için olmaz olmaz beş sabah rutini

    Başarılı bir kariyer için olmaz olmaz beş sabah rutini

  • Konfor alanının dışına çıkmak için 20 öneri

    Konfor alanının dışına çıkmak için 20 öneri

Yazarlar

Çok Okunanlar

  • forbes.com.tr

    Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)


  • Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)


  • Nilgün Balcı Çavdar, Cem Cemal Pekin, Erkan Kızılocak

    Dolar milyarderi Türkler


  • forbes.com.tr

    En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?


  • Türk Milyarderler