HSBC'den Türkiye ekonomisi tahmini: Enflasyon, faiz ve büyümede ne bekleniyor?
HSBC’nin yayımladığı son değerlendirme, Türkiye ekonomisinin 2025 boyunca hem iç hem de küresel şoklara karşın dayanıklı bir görünüm sergilediğini ortaya koyuyor. Raporda, piyasalardaki oynaklığın ağırlıklı olarak yerel faktörlerden beslendiği, buna rağmen makroekonomik temellerin genel olarak sağlam kaldığı belirtiliyor. Banka, yıl sonu manşet enflasyonunun yüzde 32 seviyesinde gerçekleştiğini, 2026 sonunda ise yüzde 20’ye kadar gerilemesinin muhtemel olduğunu aktarıyor. Para Politikası Kurulu’nun mevcut gevşeme adımlarına devam etmesi beklenirken, aralık ayında 150 baz puanlık indirim ihtimali öne çıkıyor. HSBC’ye göre politika faizi 2026 bitiminde yüzde 25,5 seviyesine kadar düşebilir.
Büyüme hedefi yüzde 3–4 bandında korunuyor
HSBC, 2026 yılı için ekonomik büyümenin yüzde 3,5 civarında gerçekleşmesine yönelik beklentisini koruyor. Banka, karar alıcıların büyümeyi yüzde 3–4 aralığında tutmayı stratejik bir öncelik haline getirdiğini belirtiyor. Bu yaklaşımın enflasyonun daha sınırlı bir hızla gerilemesine neden olabilecek bir tercih olduğuna dikkat çekiliyor.
Enflasyonda gerileme öngörüsü, risklerde ısrar
Rapora göre yıl sonu enflasyonunun yüzde 32 seviyesinden 2026 sonunda yüzde 20’ye inmesi bekleniyor. Ancak bu düşüşü yavaşlatabilecek bazı unsurlar da sıralanıyor:
-Güçlü iç talep
-Kalıcı yüksek enflasyon beklentileri
-Reel efektif döviz kurundaki sınırlı değerlenme
Bu nedenlerle fiyat baskılarının beklenenden daha yavaş çözülmesinin mümkün olduğu vurgulanıyor. Merkez Bankası’nın 2026 sonu enflasyon tahmini ise yüzde 13–19 aralığında; orta nokta yüzde 16 seviyesinde.
Faiz indirimlerinde kademeli ilerleyiş
HSBC, Para Politikası Kurulu’nun gevşeme döngüsüne ara vermeden devam edeceğini öngörüyor. Rapordaki projeksiyonlara göre aralık ayında 150 baz puanlık yeni bir indirimin kapıda olduğu, politika faizinin 2026 sonunda yüzde 25,5 seviyesine çekilebileceği belirtiliyor.
Döviz tarafında yön belirsizliği
Değerlendirmede döviz politikasındaki görünürlük sorununun sürdüğü kaydediliyor. TÜFE bazlı reel efektif döviz kurunun 2023 Haziran–2024 Aralık döneminde yüzde 31 yükseldiği, 2025 boyunca ise yatay kaldığı aktarılıyor. Merkez Bankası’nın 2026’da daha sınırlı bir reel değerlenme beklediği ifade ediliyor.
Siyasi riskler gündemde, ekonomik program rotasında
HSBC, 2026’da siyasi belirsizliklerin en önemli risk başlıklarından biri olmayı sürdürdüğünü ancak ekonomi programının üçüncü yılına girerken çizgisinin korunmasının piyasalar için pozitif bir unsur olduğunu vurguluyor. Raporda fiyat istikrarının tam olarak sağlanmadığı notu düşülürken, ekonominin kontrollü şekilde “yumuşak inişe” yönlendirildiği, finansal risklerin azaltıldığı ve bozucu uygulamaların büyük bölümünün temizlendiği belirtiliyor.
