Merz Almanya’nın gücünü göstermek için Von der Leyen’i hedef alıyor
Almanya Başkanı Friedrich Merz, Almanya’nın Avrupa’daki en önemli kararlarda yeniden belirleyici olmasını istiyor. Merz, son zamanlarda katıldığı merkez sağ liderler buluşmalarında bu mesajı verdi; görüşmelere katılan bir diplomata göre Merz, kontrolü ele alıyor. Diplomat, bu mesajın açık bir şekilde verildiğini ekliyor.
Bu durum, onu Avrupa Birliği’nin en üst düzey yöneticisi Ursula von der Leyen’le doğrudan bir çatışma rotasına sokuyor. Von der Leyen son yıllarda Avrupa Komisyonu’nda gücü konsolide etti ve kıtanın bitmek bilmeyen krizlerinde daha Brüksel merkezli bir yaklaşım benimsedi. Ancak Merz, şimdi gücü tekrar Berlin’e çekmeye çalışıyor; ticaret, AB bütçesi, çevre politikası ve savunma gibi konularda von der Leyen’i kamuoyu önünde sert şekilde eleştiriyor.
Talep listesi hazırlıyor
Merz'in bu mücadelesi, AB için derin sonuçlar doğurabilir. Von der Leyen, AB’yi federal bir yapıya doğru adım adım ilerletirken; Merz bu ivmeyi durdurmak, temel AB politikalarını yeniden gözden geçirmek ve Brüksel bürokrasisi karşısında ulusal hükümetlerin gücünü yeniden tesis etmek istiyor. Bu çerçevede çarşamba günü Kopenhag’da düzenlenecek zirvede AB liderlerine “net bir talepler listesi” sunmayı planlıyor.Avrupa Parlamentosu üyesi ve merkez sağ Avrupa Halk Partisi'nin genel sekreteri Dolors Montserrat, “Almanya duyulmak istiyor” dedi. Merz ve von der Leyen’in partisi olan Hristiyan Demokrat Birlik (CDU), Avrupa Halk Partisi’nin bir parçası.
Merz’in eleştirileri
Mayıs ayında göreve geldikten yalnızca birkaç hafta sonra Merz, von der Leyen’i kamuoyu önünde eleştirmeye başladı. Von der Leyen’in liderlik ettiği Avrupa Komisyonu, AB yasama tekliflerini hazırlıyor. Temmuz ayında von der Leyen, AB’nin bir sonraki uzun vadeli bütçesini 2 trilyon euro'ya çıkarmayı ve yeni vergiler getirmeyi önerdi. Merz bu fikri sert biçimde reddetti. Almanya lideri, “Almanya adına konuşuyorum, böyle bir yola girmeyeceğimizi kesin olarak söyleyebilirim. Bunu yapmayacağız" dedi.
Aynı ay, AB’nin dönemin ABD Başkanı Donald Trump’la ticaret anlaşması müzakerelerindeki yavaş ilerlemesini eleştirdi. “Uzun ve karmaşık yerine, hızlı ve kolay olanı tercih ederim” dedi. Ve von der Leyen, AB mallarının ABD’ye girişinde yüzde 15’lik gümrük vergisini içeren Trump’la el sıkıştığında bile Merz memnun değildi: “Bu vergiler Alman ekonomisine ciddi zarar verecek.”
Avrupa vizyonunun sınırları
Bu çıkışlar, Merz’in Avrupa vizyonunun sınırlarını gösteriyor. Ekonomik önceliklerin öne çıktığı, ülkelere esneklik tanınmasını savunan ve Almanya’nın Brexit sonrası İngiltere ile yaptığı gibi hızlı, ikili anlaşmaları tercih eden bir yaklaşım. Merz, AB’nin yetki sınırlarını aştığını savunuyor. Cuma günü “Bu böyle devam edemez” dedi başbakan.
Merz’in AB’ye yönelik bu tavrı, iç politikaya da oynuyor. Alman ekonomisi son yıllarda daralma yaşarken, Trump’ın ticaret politikaları istikrarsızlık yaratıyor ve aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD), Merz’in CDU/CSU blokunun önüne geçmiş durumda. Almanya’daki Alman Marshall Fonu Başkan Yardımcısı Sudha David-Wilp, “İç kamuoyu açısından, Merz’in Brüksel’in aşırıya kaçmadığını garanti altına alması gerekiyor, özellikle rekabetçilik gibi konularda” diyor.
Gerçekten de Merz, von der Leyen’in artan etkisini durdurmakta kararlı görünüyor. Von der Leyen’in ekonomi, savunma planlaması ve Gazze’deki savaş gibi dış politika krizlerinde daha aktif rol aldığı ikinci dönemine karşın Merz, sınır çizmeye çalışıyor. Ağustos ayında von der Leyen, Ukrayna’ya savaş sonrası güvenlik gücü kapsamında Avrupa’nın asker göndermeyi planladığını söyledi. Merz hızla yanıt verdi: Böyle bir plan yoktu, “en azından Almanya’da” dedi. Ayrıca bunun onun işi olmadığını da ekledi: “Avrupa Birliği bununla sorumlu değildir” diye konuştu.
Benzer şekilde Berlin, Avrupa’nın yüz milyarlarca euro'yu yeniden silahlanmaya harcadığı bir dönemde, silah alımlarında son sözün Brüksel’de değil ulusal hükümetlerde kalması gerektiğini savunuyor. Yakın zamanda yayımlanan bir teklifte, “Almanya liderlik rolü üstlenmeye hazır” denildi. Bu teklifin, von der Leyen’in daha Komisyon merkezli bir yaklaşım önermesinden sonra gelmesi dikkat çekiciydi.
Merz ve von der Leyen yakında İsrail konusunda da karşı karşıya gelebilir. Avrupa Komisyonu, İsrail’in bazı ticaret ayrıcalıklarının kaldırılmasını önerdi. Bu Merz’in CDU’su için desteklemesi zor bir pozisyon. Ancak Almanya Başbakanı, koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti’den bu öneriyi desteklemesi yönünde baskı da görüyor. Merz, çarşamba günkü AB liderler zirvesinde bu konuda kararını açıklayacağını söyledi. Von der Leyen de orada olacak.
Eski rakipler
Merz ve von der Leyen her ne kadar aynı muhafazakar siyasi kökten gelseler de CDU’nun farklı kanatlarındanlar. Yine de Berlin ve Brüksel’deki üst düzey yetkililere göre son yıllarda aralarında güvenilir bir çalışma ilişkisi kuruldu. Merz, 2022’de merkez sol Başbakan Olaf Scholz döneminde muhalefet lideri olduktan sonra von der Leyen’le haftalık görüşmeler yapmaya başladı.
Bu yakınlık, Merz’in başbakanlığı döneminde de sürdü. Yeni başbakan göreve başladıktan üç gün sonra Brüksel’e yaptığı ziyarette, Merz ve von der Leyen’in birbirlerine Almanca’da gayriresmi hitapla konuştular. Bu, aralarındaki siyasi geçmiş ve profesyonel ortam göz önüne alındığında sürpriz olarak değerlendirildi. Yine de Merz bu ziyaretle AB işlerinin ajandasının merkezinde olduğunu da vurguluyordu.
Von der Leyen’e yakın bir yetkili, Merz’in bu türden hırslarının aslında AB’yi güçlendirdiğini savunuyor. Ulusal liderler olmadan AB’nin tam kapasite çalışamayacağını belirtiyor. Alman Marshall Fonu’ndan David-Wilp de şöyle diyor: “Her ikisi de el ele çalışmalı çünkü Almanya Avrupa’nın en büyük pazarı ve AB bütçesinin en büyük katkı vereni.”
Gündemi, Forbes Türkiye WhatsApp kanalından takip etmek için tıklayın.