TGSD Başkanı Toygar Narbay: Hazır giyim sektörü alarm veriyor, devlet desteği şart
Hazır giyim sektörü, tekstille birlikte Türkiye ekonomisine yılda 1 milyon kişilik istihdam ve 50 milyar dolarlık üretimle önemli katkı sunuyor. Ancak son dönemde artan maliyetler, düşen kâr marjları ve faiz politikaları sektörün sürdürülebilirliğini zora soktu. Narbay, sektörün kendi imkânlarıyla bu darboğazdan çıkamayacağını belirterek “Devlet desteği artık bir tercih değil, zorunluluktur” dedi.

Enflasyon verileri ile reel maliyetler uyuşmuyor
Narbay, 2022-2024 arasında enflasyon yüzde 138 artarken, asgari ücrette yüzde 249, politika faizinde ise yüzde 258 oranında artış yaşandığını hatırlattı. Döviz kurunun aynı dönemde yalnızca yüzde 101 yükselmesi ise sektörün gelirlerini baskı altına aldı. Buna göre firmalar, dolar bazında yüzde 27 oranında ek maliyetle karşı karşıya kaldı.
Uzak Doğu ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye’deki hazır giyim ürünlerinin yüzde 60, Kuzey Afrika’ya göre ise yüzde 45 daha pahalı hale geldiğine dikkat çeken Narbay, “Bu farkı verimlilik ya da markalaşma yatırımlarıyla kapatmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Yüksek faiz sektörü köşeye sıkıştırıyor
Narbay, yüzde 50 seviyesindeki politika faizinin, bileşik bazda yüzde 63’ü aştığını, buna karşın döviz kurundaki artışın sınırlı kaldığını söyledi. Bu durumun döviz bazında yüksek reel faiz anlamına geldiğini belirten Narbay, üreticilerin vadeli satışlarda yüksek faiz maliyetleri nedeniyle ürün fiyatlarını artırmak zorunda kaldığını aktardı.
Ayrıca ithalatçıların forward kur hesaplamalarında faizin önemli bir unsur olduğunu belirten Narbay, “Bu mekanizma Türkiye’de bir ürünün Avrupa’dan yüzde 40-50 daha pahalıya satılmasına neden oluyor” dedi.
Üç kritik destek çağrısı
TGSD Başkanı, sektörün ayakta kalabilmesi için hazırladıkları 10 maddelik destek paketinden üç öneriyi öne çıkardı:
-
Kur Dönüşüm Desteği: Net ihracata yüzde 10 oranında kur desteği verilmesi gerektiğini savunan Narbay, mevcut yüzde 3’lük desteğin sektörün ihtiyaçlarını karşılamadığını söyledi.
-
Finansmana Erişim Kolaylığı: Reeskont faiz oranının politika faizinin yarısı kadar olması ve faizlerin vade sonunda tahsil edilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca Eximbank’ın ihracat kredisi oranının yeniden yüzde 16 seviyelerine çıkarılması talep edildi.
-
İstihdam Desteği: Çalışan başına 2.500 TL’lik desteğin firma ölçeği gözetmeksizin tüm sektöre verilmesi gerektiği ifade edildi. Büyük firmaların sağladığı siparişlerin, tedarik zincirindeki KOBİ’leri de ayakta tuttuğuna dikkat çekildi.
Zarar büyüyor, sermaye eriyor
TGSD’nin yaptığı projeksiyona göre, hazır giyim firmalarının vergi öncesi kârlılığı 2022’de yüzde 10,5 iken, 2023’te yüzde 5,6’ya düştü. 2024’te ise şirketler ortalama yüzde 5,1 zarar etti. Bu eğilim devam ederse 2025 sonunda birçok firmanın öz sermayesini tamamen yitireceği öngörülüyor.
"Devlet desteği olmadan bu yükün altından kalkamayız"
Narbay, mevcut politikalarla sektörün küresel rekabette daha da geriye düşeceğini belirterek şu çağrıyı yaptı:
“İhracat gelirinde ülkenin en büyük katkı sağlayan sektörlerinden biriyiz. Ancak iki yıl üst üste zarar eden firmalar artık dayanacak güçten yoksun. Devlet desteği olmadan bu yükü taşımamız mümkün değil. Yetkililerden acil destek paketi için harekete geçmelerini bekliyoruz. Aksi halde konkordato ve iflaslar kaçınılmaz.”
TGSD olarak kamu ve finans dünyasıyla iş birliğine açık olduklarını vurgulayan Narbay, sektörün sürdürülebilirliğini sağlamak için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını ifade etti.
"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?