Tarife görüşmelerinin kobayı Japonya
Japonya’nın baş ticaret müzakerecisi Ryosei Akazawa, ABD Başkanı Donald Trump'ın sert gümrük tarifeleri kararından bu yana ilk kez Washington'a giderek ABD ile kritik müzakerelere başladı. Bu görüşmeler, ABD'nin taleplerini netleştirecek ve Trump yönetiminin başlattığı küresel ticaret savaşının arkasındaki motivasyonu dünyaya daha açık şekilde gösterecek.
ABD Başkanı Trump'ın 2 Nisan'da açıkladığı ancak finansal piyasalardaki çalkantılar nedeniyle 90 gün ertelediği ağır "Özgürlük Günü" tarifeleri, Japonya'yı doğrudan etkileyen ülkeler arasında yer alıyor. Japonya'nın ABD ile ticaret fazlasının dünyadaki en yüksek 10 fazladan biri olması, ülkeyi müzakerelerde özel konuma getiriyor.
Diğer ülkelere yol gösterecek
Diplomatlara göre Japonya'nın bu müzakerelerde "denek" olarak görülmesi, ülkeye diğer ülkelere göre avantaj sağlayabilir ancak aynı zamanda Trump yönetiminin dost-düşman ayrımı yapmaksızın ne kadar sert davranabileceğinin de bir testi olacak.
Japonya Kurumsal Yöneticiler Derneği Başkanı Takeshi Niinami, görüşmelerin diğer ülkeler ve piyasalar açısından Trump yönetiminin müzakere tarzını anlamak için "vitrin" görevi göreceğini ifade etti.
Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba, görüşmeler öncesinde ticarette oluşabilecek zararı "ulusal kriz" olarak tanımladı. Trump'ın uyguladığı yüzde 24'lük "karşılıklı tarife", Japonya’nın ABD’nin önemli bir askeri müttefiki ve son beş yılın en büyük yabancı yatırımcısı olmasına rağmen rahatsızlık yarattı.
Müzakerelerde ABD tarafını temsil eden isimler ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve ABD Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer olacak. Görüşmelerde ABD'nin özellikle Japonya’dan sıvılaştırılmış doğalgaz ithalatını artırması, Amerikan tarım ürünlerine pazar erişimini kolaylaştırması ve otomobiller için uygulanan güvenlik standartlarının uyumlu hale getirilmesini talep ettiği biliniyor.
Tokyo'daki yetkililer ise ABD’den daha fazla silah alımı, ABD'deki altyapı projelerine yatırım ve gemi inşa sektöründe işbirliği gibi konuların müzakereye açık olduğunu dile getiriyor.
Uzmanlar, Japonya’nın önceliğinin otomobil tarifelerinin durdurulması olacağını vurguluyor. Ancak Trump yönetiminin otomobiller üzerindeki yüzde 25’lik tarifeden geri adım atmasının çok zor olduğuna dikkat çekiliyor.
Temple Üniversitesi’nden Jeff Kingston ise müzakerelerin önemini Japonya'nın bölgesel güvenlik açısından ABD'ye bağımlılığına dikkat çekerek vurguladı. Kingston'a göre Japonya, Trump’ın belirsizliği müzakere aracı olarak kullanmasından dolayı "zor bir durumda" ve ülke, Trump'ı kaybetmemek için gerekli tavizleri verebilir.
Öte yandan Japon ekonomisinin ihracata bağımlı yapısı, küresel ekonomik krizler ve uluslararası sistemdeki çatlaklara karşı ülkeyi kırılgan hale getiriyor. Bu nedenle Japonya’nın ABD ile yapacağı anlaşmanın iç siyasi maliyeti yüksek olabilir.
