Sahte rakamlarla kurulan imparatorluk: eFishery’nin yükselişi ve çöküşü
Endonezyalı genç bir girişimcinin, balık çiftçilerine destek olmak için kurduğu eFishery, Asya'nın en parlak girişimlerinden biri haline geldi. Ancak perde arkasında, yıllarca süren sistematik bir mali manipülasyon yatıyordu. Hikâye, dünyanın en büyük yatırım fonlarının da yüz milyonlarca dolar kaybetmesiyle sona erdi.
Gibran Huzaifah, 2018’in sonunda dizüstü bilgisayarının başında Excel tablosuna bakarken çaresizdi. Endonezya'da kıt kanaat geçinirken balıkçılıkla tanışan ve oradan teknoloji girişimciliğine geçen Huzaifah’ın kurduğu eFishery, üç ay içinde nakit parasını tüketecekti. O an kritik bir karar verdi: mali tabloları sahte verilerle yeniden düzenledi. Bu sahte başarı öyküsü, ona yatırımcıların ilgisini kazandırdı aynı zamanda yıkımın ilk adımını attı.
Başlarda sadece “bir defalık bir hata” olarak gördüğü bu manipülasyon, zamanla şirketin DNA’sına işledi. 2024’ün sonunda eFishery’nin gerçek geliri 157 milyon dolarken, yatırımcılara 752 milyon dolar olarak raporlanmıştı. Şirket, Asya’nın en umut vaat eden girişimlerinden biri olarak 1,4 milyar dolar değerlemeye ulaşmıştı. Ancak bu dev yapı, aslında sahte şirketler, ikili muhasebe sistemleri ve denetimlerin atlatılması üzerine kurulmuş bir karton evdi.
Girişimcilikten sistemli sahteciliğe
Huzaifah’ın hikâyesi yoksulluktan zenginliğe klasik bir girişimcilik öyküsü gibi başladı. Doğu Cakarta'nın kenar mahallelerinde büyüdü, biyoloji eğitimi aldı, balık çiftliği kurdu, sonra bu sektördeki verimsizlikleri fark edip otomatik yemleme cihazı geliştirdi. Prototipini motosikletine bağlayıp köy köy gezdi. Küçük çiftçilerin verimliliğini artırmayı hedefleyen bu cihaz, zamanla ilgi gördü. Yerli yarışmalarda ödüller aldı, yabancı yatırımcıların dikkatini çekti.
Ancak maliyetlerin yüksekliği, şirketin büyümesini zorlaştırdı. Balık çiftçilerine cihazı satın alma yerine kiralama modeliyle sunan Huzaifah, cihazların üretim maliyetini karşılamakta zorlandı. Yatırımcıların kapısını çaldı, ancak destek bulamayınca geri dönülmesi zor bir karar aldı: sayılarla oynamaya başladı.
Yatırımcılar için hazırlanan mali tablolarda gelirler ve büyüme hızı yapay biçimde artırıldı. Saha gerçekliğiyle ilgisi olmayan bu veriler, yatırımcıların ilgisini çekti. Singapur merkezli Wavemaker Partners ve 500 Global gibi fonlar yatırım yaptı. Bu ilgi daha büyük fonların ilgisini de beraberinde getirdi: SoftBank, Temasek ve Sequoia gibi devler, toplamda 90 milyon dolarlık yatırım yaptı.
Şirketin içi boştu, dışı parlaktı
Gibran’ın yatırımcıları etkilemek için geliştirdiği yöntemler sofistike hale geldi. Balık çiftçileriyle yapılan ticaret eFishery platformu üzerinden geçirilmiş gibi gösterildi, böylece şirketin hacmi olduğundan büyük göründü. Gerçekte ise çiftçiler aynı kişilere, aynı fiyatlarla, aynı sistemlerle satış yapmaya devam ediyordu.
Finansman programları da benzer biçimde işliyordu. Çiftçilerin kredi notunu değerlendirdiğini iddia eden sistem, borçların neredeyse tamamında şirketi sorumlu kılıyordu. Temerrüt oranları hızla arttı.
Tüm bunlara rağmen, kamuya açıklanan finansallar hızlı büyümeyi işaret ediyordu. Medyada başarı öyküsü olarak anlatılan eFishery, Hindistan’a açıldı, kar ettiğini iddia etti, 1,4 milyar dolarlık bir değerlemeye ulaştı.
Denetimler yanıltıldı, uyarılar göz ardı edildi
Şirketin denetim süreci ise en az finansalları kadar manipülatifti. Denetçiler, eFishery tarafından seçilen çiftlikleri ziyaret etti; geri kalan kontroller ise yüzeysel kaldı. Bölge yöneticilerine yatırımcılara ne söyleneceği yazılı olarak bildirildi. Denetçiler, sahadaki gerçek tabloyu göremedi.
Bazı yatırımcılar, yem üreticileriyle yapılan iş birliği taleplerine yanıt alamadı, bazısı üretim kapasitesindeki tutarsızlıklardan şüphelendi. Ancak eFishery’nin büyüme öyküsü o kadar güçlü anlatılıyordu ki, bu uyarı sinyalleri görmezden gelindi.
Yıkım sessizce geldi
2024 Kasım’ında yönetim kuruluna gönderilen bir muhbir e-postasıyla tablo ortaya çıktı. İç verilerle dışa sunulan rakamlar arasındaki fark, artık gizlenemezdi. Gibran, önce yöneticilere, ardından kurucu yatırımcı Amy Novogratz’a itirafta bulundu. 13 Aralık’ta görevden alındı, şirketin yönetimi dış danışmanlara devredildi.
Bir zamanlar binlerce cihazın çalıştığı Cirebon’daki çiftliklerde, artık sessizlik hâkim. Cihazlar kullanılmaz halde, üreticiler yeniden manuel çalışmaya döndü. Aylık gelirleri yüzde 70’e varan oranda azaldı.
Yatırımcı güveni zedelenmiş olabilir
FTI Consulting’in şirketi tasfiye önerisiyle birlikte, yatırımcıların zararı büyük. Abu Dabi merkezli 42X fonu 100 milyon dolarlık yatırımına karşılık, sadece 8,3 milyon dolar geri alabilecek gibi görünüyor. Şirketin makineleri hurdaya ayrılırken, çalışanların çoğu işten çıkarıldı. Gibran’ın kurduğu yapı, toplamda en az 300 milyon dolarlık yatırımcı zararına yol açtı. Bu zarar tam olarak hangi fonlara ne kadar yansıdı henüz net değil, ancak bazı fonların hisselerini erken satarak zararını azaltmış olabileceği ifade ediliyor. Yine de bu kayıp, Asya girişimcilik ekosisteminde son yılların en büyük finansal çöküşlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Gibran hâlâ Bandung’da yaşıyor, kardeşiyle karides çiftliği işletiyor, donmuş gıda işine girmiş. Kendisinin para çalmadığını, tüm kaynakların personele, komisyonlara ve borç ödemelerine gittiğini savunuyor. Ancak kendi deyimiyle “ahlaki pusulası matematiksel olan” birinin, frene basmak yerine yolu düz devam ettirmesi, geri dönülemez bir zararı beraberinde getirdi.
"Para - Yatırım" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
-