Morgan Stanley, TCMB faizlerinde kademeli indirim öngörüyor
Türkiye ziyareti sonrası yayımladığı raporda Morgan Stanley, açıklanan Orta Vadeli Program’ın (OVP) makro politikaların istikrarını koruyarak ekonomiyi dış şoklara karşı daha dayanıklı hale getireceğini belirtti. Raporda, para ve maliye politikalarındaki sürekliliğin ekonomik toparlanmayı destekleyeceğine dikkat çekildi.
Enflasyonla mücadelede kademeli sıkılaşma
Kurum, OVP’nin enflasyonla mücadele için büyümede daha ılımlı bir çizgi ve mali disiplin öngördüğünü hatırlattı. Ayrıca kamu tarafından belirlenen ücret ve fiyatların enflasyon hedefleriyle uyumlu hale getirileceği taahhüdünün önemine işaret edildi. Morgan Stanley, 2025’in ikinci çeyreğinde başlayan mali sıkılaşmanın, iç talep dengesi ve dezenflasyon süreci açısından olumlu bir sinyal olduğunu vurguladı.
Döviz istikrarı için alan mevcut
TCMB’nin rezervler, faiz oranları ve makro ihtiyati araçlar sayesinde politika manevra alanına sahip olduğunu belirten Morgan Stanley, bu sayede kur istikrarının korunabileceğini ve yerleşiklerin dövize yöneliminde sınırlama sağlanabileceğini değerlendirdi.
Enflasyon tahmini aşağı yönlü
Rapora göre enflasyon yüksek seviyelerde kalmaya devam edecek ancak kademeli bir düşüş gösterecek. Banka, 2025 sonunda enflasyonun yüzde 30’a, 2026 sonunda ise yüzde 21’e ineceğini tahmin ediyor.
Morgan Stanley, faiz indirimlerinin aşamalı olacağını ancak reel faizlerin görece yüksek seviyelerde kalmayı sürdüreceğini kaydetti.
Yatırımcı ilgisi sürecek
Banka, Merkez Bankası’nın ihtiyatlı tutumunun yatırımcılar açısından kısa vadeli USD/TRY işlemlerini cazip kılmaya devam edeceğini belirtti. Ayrıca bir yıllık OIS eğrisinin alınmaya devam edileceği ifade edildi. Kurum, reform programına verilen desteğin sürmesiyle ülke risk primlerinin yakın vadede sabit seyredeceğini ve ihraçların özellikle orta vadeli borçlanmalarda yoğunlaşarak 10-30 yıllık tahvil eğrisinde yataylaşmaya neden olacağını öngördü.