Milyarderlerden nasıl kurtulunur?
ABD’de New York eyalet meclisi üyesi Zohran Mamdani, Demokratların belediye başkanlığı ön seçimlerinde eski New York valisi Andrew Cuomo'yu alt etmesinin ardından basının gözdesi oldu. NBC'de kendisine milyarderlerin var olma hakkı olduğunu düşünüp düşünmediği sorulduğunda güldü ve “Milyarderlere sahip olmamız gerektiğini düşünmüyorum” dedi.
Amerika Birleşik Devletleri, herkesin kendi geleceğini ve servetini inşa etme fırsatına sahip olduğu meritokratik fikrine dayanan son derece kapitalist bir toplum. Milyarderler paralarını genellikle inovasyonun temel taşı olan ve milyonlarca vatandaşını istihdam eden şirketler kurarak kazanırlar. Amazon'u düşünün. Nike'ı. Wal-Mart. Microsoft. Google'ı düşünün. Eğer ABD aşırı agresif bir servet ve varlık vergisi yürürlüğe koyarsa bu birçok milyarderi ülkeyi terk etmeye ve şirketlerini de yanlarında götürmeye itebilir.
Ülke başkanı bile milyarder
Bir başka pratik engel daha var: ABD, etrafını milyarderlerden oluşan bir ekiple sarmış olan milyarder bir başkan tarafından yönetiliyor ve bu başkanın servet vergisi tekliflerine karşı koyması muhtemel. Kongre'nin milyarderlerin servetini daha önce hiç olmadığı kadar koruyan bir yasa tasarısını kabul etmesi de cabası.
Ancak diyelim ki Amerika gerçekten milyarderlerinden kurtulmak istediğine karar verdi. Bu nasıl başarılabilir? Ekonominin büyük bölümünün kamulaştırılması dışında (Bknz: Rusya, 1917; Küba, 1959) mümkün olan tek cevap kitlesel, müsadere edici vergilerdir. Daha önce bu denendi. İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcında ABD Başkan Franklin Roosevelt, Amerikalıların vergi sonrası gelirlerinin 25 bin dolar veya çiftler için 50 bin dolar (bugün yaklaşık 1 milyon dolar) ile sınırlandırılmasını önerdi çünkü tüm fazla gelir savaşı kazanmak için kullanılmalıydı. Kongre o kadar ileri gitmedi ama 1944 ve 1945'te en yüksek marjinal oranı yüzde 94 olarak belirleyerek ve bugün hala kullanılmakta olan maaş stopaj sistemini zorunlu kılarak yaklaştı. Avrupa ülkeleri on yıllardır servet vergilerini deniyor: İsveç'te 1950 ile verginin 2007'de kaldırılması arasında büyük servetler için en yüksek oran yüzde 1 ile yüzde 3 arasında değişmişti.
Bugün, gelir yerine servet üzerinden alınan vergiler, milyarder karşıtlarının en büyük servetleri ortadan kaldırma planlarının özünü oluşturuyor. Amerika Demokratik Sosyalistleri'nin ulusal platformu (Mamdani örgütün New York şubesine mensup) servet vergisi yoluyla “servetin, onu istifleyen milyarderlerden onu yaratan işçilere yeniden dağıtılması” çağrısı yapıyor.
Sanders’in benzer planı
Vermont Senatörü Bernie Sanders, 2020'de başkanlığa adaylığını koyarken, 32 milyon doların üzerindeki servet için kademeli bir vergi önerdi ve 10 milyar doların üzerindeki her şey için yüzde 8'lik bir oranla sınırlandırılarak “milyarderlerin servetini 15 yıl içinde yarıya indireceğini” iddia etti. Böyle bir vergi, dünyanın en zengin insanı olan Elon Musk'a ilk yıl 30 milyar dolardan fazlasına mal olacak ve servetinde sıfır büyüme olduğu varsayılsa bile, servetini 100 milyar doların altına düşürmek için yaklaşık 20 yıl gerekecektir. Yıllık ödemeleri karşılamak için muhtemelen her yıl muazzam sayıda Tesla hissesi satmak zorunda kalacaktır. Servetlerini tamamen özel bir şirketin mülkiyetine bağlamış olan diğer birçok milyarder, örneğin M&Ms ve Snickers'ı üreten şirketin sahibi Mars ailesi, vergileri karşılamak için zaman içinde şirketlerinin parçalarını satmak zorunda kalacaktır. Bu vergilerin bazı savunucuları, en büyük şirketlerden bazılarını sağlam tutmak için ayrıcalıklar yaratacakları konusunda ısrar ediyorlar.
Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren'ın 2020 planı 50 milyon doların üzerindeki serveti yüzde 2, 1 milyar doların üzerindeki serveti ise yüzde 6 oranında vergilendirmekti. Warren, Washington Temsilcisi Pramila Jayapal ve Pennsylvania Temsilcisi Brendan Boyle ile birlikte Kongre'de Ultra-Milyonerler Vergisi’ni (yüzde 3'ü aşan benzer bir politika) yeniden gündeme getirdi. Temsilciler Meclisi İlerici Grubu'na başkanlık eden Jayapal, Forbes'a Mamdani'nin fikrine büyük ölçüde katıldığını söyledi. Jayapal, “Sanırım birkaç milyarderin olduğu ama diğer herkesin son derece iyi durumda olduğu bir senaryo olsaydı, bu önemli olabilirdi. Ancak görünen o ki vergi politikalarımız milyarderlerin diğer herkesin zararına milyarder olmasına odaklanıyor” dedi.
Utah Üniversitesi çalışma ekonomisi profesörü Marshall Steinbaum, yüzde 2'lik bir servet vergisini 1 milyon dolarlık bir gelir sınırıyla eşleştirmeyi öneriyor. Matematik verimli görünüyor. Steinbaum, zaman içinde, ultra zenginleri servetlerinin getirilerinden mahrum bırakarak ve her yıl biraz daha azaltarak, Amerika'daki servet eşitsizliklerini dramatik bir şekilde düzleştirebileceğini söyledi. Profesör, “Tahmin yürütüyorum ama muhtemelen 20 ya da 30 yıl içinde milyarderlerin servetlerinin çoğu yok olacak ve sonunda emlak vergisi bu serveti kesecek” ifadelerini kullandı.
Bu tür bir servet vergisinin işe yaraması ve zenginlerin paralarını denizaşırı ülkelere taşımalarını engellemek için de önlem almak gerekir. ABD'nin bir çıkış vergisi uygulaması ve diğer ülkelerle karmaşık vergi anlaşmaları müzakere etmesi gerekecektir. Sol görüşlü Politika Çalışmaları Enstitüsü'nde eşitsizlik üzerine çalışan ve Inequality.org adlı bir web sitesinin editörlüğünü yapan Chuck Collins, “Cook Adaları ve bunun gibi birkaç yer her zaman bu sistemin dışında kalmaya çalışacaktır. Ama gerçek şu ki, bu ülkelerin çoğu küresel ekonomiye katılmak istiyor. Bu yüzden de ‘Evet, küresel bir vergi rejimine imza atmanız gerekiyor’ diyebilirsiniz” diye konuştu.
Bezos eyalet değiştirerek 1 milyar dolar tasarruf etti
Tarihsel olarak para, müsadere edici vergi rejimlerinden kaçma eğiliminde olmuştur. Washington eyaleti 2024 yılında daha yüksek bir sermaye kazancı vergisi uyguladığında, Amazon'un kurucusu Jeff Bezos Florida'ya taşınarak sadece 2024 yılında tahmini 1 milyar dolar tasarruf etti. Birçok Avrupa ülkesi de benzer deneyimler yaşadı ve 2007'de yukarıda bahsedilen İsveç de dahil olmak üzere varlık vergilerini geri çekti ya da kaldırdı.
Milyarder düzeyindeki serveti azaltan ve ultra zenginlere kaçacak yer bırakmayan vergilere sahip bir ülkeler ağı kurma hayaline gelince; muhafazakar eğilimli Vergi Vakfı'nın devlet projelerinden sorumlu başkan yardımcısı Jared Walczak, “Bir tür birleşik servet vergisi rejimine sahip olma fikri oldukça hayal ürünü. Serveti yok eden bir vergiye imza atmak için pek çok ülkeyi ikna etmeniz gerekir” dedi. Her şeyin ötesinde, Anayasa'nın doğrudan vergilerin eyaletler arasında nüfusa göre paylaştırılmasını gerektiren bir maddesi sayesinde federal bir servet vergisi yasal sorunlarla karşılaşabilir.
“Gerekli bir kötülük”
Mevcut sistemden daha artan oranlı vergilendirmeyi destekleyenler bile özellikle milyarderleri ortadan kaldırmayı amaçlayan politikalara şüpheyle yaklaşıyor. Merkez sol İlerici Politika Enstitüsü'nün politika geliştirme başkan yardımcısı Ben Ritz, “Vergilendirmenin amacını zenginliği yok etmek ya da başarıyı cezalandırmak olarak görmüyoruz. Biz bunu ülkemizin işlemesine yardımcı olan gerekli bir kötülük olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Liberal Amerikan İlerleme Merkezi'nde vergi politikalarını yöneten Corey Husak, emlak vergisinin yeniden düzenlenmesi ve yükseltilmesi, ticari gelirlere yönelik çeşitli ayrıcalıklı muamelelerin sona erdirilmesi ve sermaye kazançlarının vergilendirilme şeklinin değiştirilmesi gibi daha aşamalı politikaları sıraladı. Bağımsız analizlere dayanarak, bu politikaların birlikte on yıl içinde 2 trilyon dolar yeni gelir getirebileceğini tahmin ediyor.
Amerikalıların yüzde 71’i sorun olduğunu düşünüyor
Kamuoyu yoklamaları Amerikalıların da aynı fikirde olduğunu gösteriyor: Harris'in geçen yıl yaptığı bir ankete göre Demokratların yüzde 44'ü de dahil olmak üzere katılımcıların yüzde 54'ü bir kişinin ne kadar servet biriktirebileceği konusunda bir sınırlama olması gerektiğine inanmıyor. Katılımcıların yüzde 3'ü 10 milyar doların üzerinde, yüzde 15'i 1 milyar dolar ile 10 milyar dolar arasında, yüzde 27'si ise 1 milyar doların altında bir sınır olması gerektiğini belirtti. Daha derine inildiğinde görüşler daha nüanslı hale geliyor: Amerikalıların yüzde 61'i “Milyarderler ekonomi için iyidir” ifadesine katılırken, yüzde 58'i enflasyona katkıda bulunduklarını,yüzde 66'sı daha yüksek vergi ödemeleri gerektiğini ve yüzde 71'i servet eşitsizliğinin “ciddi bir ulusal sorun” olduğunu söyledi.
Mamdani bile, ulusal DSA'nın duruşuna rağmen, New York'taki tüm milyarderleri unutulana kadar vergilendirmeyi düşünmüyor. Mamdani'nin gelir planları arasında New York'un en yüksek kurumlar vergisi oranını New Jersey ile aynı doğrultuda yüzde 7.25'ten yüzde 11.5'e çıkarmak ve 1 milyon doların üzerindeki kişisel gelire yüzde 2 ek vergi eklemek yer alıyor. Bu kimsenin servetini buharlaştırmak için yeterli değil ancak bunu bile elde etmek için New York valisi Kathy Hochul'un da desteğine ihtiyacı olacak ki bu zaten zor bir ihtimal.