;
Arama

5G ve 6G oyunu yeniden değiştirebilir

Mobil erişimin ve genelde telekom operatörlerinin yeni bir teknoloji dalgası gelmediği sürece su borusuna benzer düz bir altyapı olarak kalmaları sürpriz olmayacak. Ancak şu ihtimali de atlamış olmayalım; 5G ve özellikle 6G’de bugünkü mobil uygulamaların ötesine geçen ve son kullanıcıya kadar operatörlerin nitelikli desteğine ihtiyaç duyan ürünler ortaya çıkabilir ve bu da oyunu yeniden değiştirebilir.

14 Şubat 2025, 11:12 Güncelleme: 14 Şubat 2025, 11:21

Telekomünikasyon sektörü içerisindeki teknolojik gelişmelerin ve kullanıcı taleplerinin değişmesi ile bir değer kaymasından bahsetmiştik bir önceki yazıda. Bu değer kayması aslında yeni bir dönemin kapısını açtı. Bu dönemle ağırlıklı olarak mobil uygulamalar üzerinden olacak şekilde neredeyse dünya nüfusunun tamamına ulaşabilen yeni ve devasa bir pazar ortaya çıktı. Tek bir odası olmayan dünyanın en büyük oteli, tek bir aracı olmayan dünyanın en büyük taksi şirketi gibi klişelerle bildiğimiz hizmetler; televizyonu, alışverişi tamamen değiştiren uygulamalarla telekom altyapısı ses ve internetin çok ötesinde bir erişim aracı haline geldi.

Toplam hissedar kazancı şeklinde çevirebileceğimiz TSR’daki kayma, aslında bize burada nasıl bir süreçten geçildiğini açıklıkla gösteriyor. Pazar o kadar hızlı büyüdü ve o kadar fazla alandan yeni oyuncular sektöre girdi ki telekom operatörleri bu büyük sefer karşısında sessiz ve cılız kaldılar. Ne yapabilirlerdi, bir cevap vermeleri mümkün müydü, bu uzun bir tartışma konusu ancak şu bir gerçek ki operatörlerin ortaya konulan toplam değer içerisindeki payları giderek azalıyor. Yeni nesil teknolojilerle bu erimeyi tersine çevirecek bir “killer app” bulamadıkları sürece bu trend aleyhlerine işlemeye devam edecek gibi görünüyor.

Sektörel Bazda Yıllık Ortalama TSR (2019-2023 %)

Kaynak: BCG Value Creators Report, TSR: Hisse değer artışı ve temettü getirisi toplamı


Grafikte de görüyorsunuz telekom operatörleri teknoloji firmalarının bir hayli gerisinde kalıyor. Ancak sorun bundan ibaret değil, telekom artık yerleşik sayılabilecek sektörlerinden de gerisinde kalıyor. Yukarıdaki tabloyu aldığım kaynakta 35 sektör var, telekom bunların içinde sadece seyahat ve emlak şirketlerinin önünde. Bir başka gösterge: En büyük 200 telekom operatörünün piyasa değerleri toplamı 3 trilyon dolar düzeyinde buna karşılık altı büyük teknoloji şirketinin toplamı 16,5 trilyon doları geçiyor  Bu manzara karşısında operatörlerin teknolojiden beklentileri ve yönlendirmelerini esaslı bir şekilde gözden geçirmelerinin vakti geldi ve de geçiyor. Sundukları her bir yeni iletişim teknolojisi jenerasyonu aslında pazarda karşılarına çıkan rakiplerin önünü daha fazla açıyor ve kendilerinin çok da sahiplenmek istemedikleri “operatör” kimliğinin dışına çıkmalarını engelliyor. 

Sektör uzun yıllar düzenleyici kurumların toplantı salonlarından giderek heyecanın azaldığı panellere, kendi aralarındaki samimi sohbetlere kadar her ortamda bunu tartıştı. Sektörün yatırımları yılda 300 milyar doların altında düşmeden aynı hızla devam ederken gelirleri hiç artmadı, dönem dönem yerinde saymak dahi başarı kabul edildi. Buna karşılık, “OTT” (over-the-top) oyuncuları olarak isimlendirdikleri yeni girişimler rekor büyümeler sağladılar. Beklenti bir şekilde bu büyümeden pay alabilmekti. Kimileri bunun çok makul bir talep olduğunu söylerken kimileri de telekom sektörünün zaten bu sayede iş yaptığını, yoksa çok hızlı bir küçülmeye gitmiş olacağını iddia ettiler.

Yukarıdaki bahsettiğim panellerde bir kavramı çok duyduk: Aptal boru (dumb pipe). Operatörler bizim şebekelerimiz içinden verinin aktığı ama bu içeriğe bir katkımızın olmadığı vasıfsız birer kanala mı dönüşecek diye endişe ettiler. Bu sorunun kısa cevabı maalesef bugün durduğumuz yerden “evet” gibi görünüyor.
  
Nasıl ki otoyol yapımcıları üzerinde 300 km hıza çıkan spor arabalardan, evlere kadar servis yapan lojistik ve dağıtım şirketlerinden; elektrik üreticileri ve dağıtıcıları elektrikli araba üreticilerinden bir pay isteyemiyorsa, operatörlerin de kendi teknolojik altyapılarını kullanarak yeni iş geliştirenlerden bir karşılık talep etmeleri abes görünüyor. 

Operatörler bu anlamda hizmeti kalite anlamında farklılaştırmayı örneğin “fast lane” (hızlı, öncelikli şerit) sunmayı, bazı durumlarda bazı sağlayıcıları tamamen engellemeyi akıllarından geçirdiler. Ancak bu yaklaşım, en kolay kabul göreceği ABD’de bile gerçeğe dönüşmezken başta Avrupa olmak üzere dünyanın geri kalanında ciddi tepkiyle karşılandı. 

Diğer taraftan da telekom operatörleri mesajlaşma uygulamalarından video hizmetlerine, elektronik ticaretten bulut ürünlerine kadar pek çok alanda rekabete ortak olmayı denediler. Bunlar arka planı zayıf olan denemeler de değildi. Örneğin yakınsama sonrası operatörler televizyon işine girmişti, hazırda milyonlarca müşteriye ulaşan altyapıları vardı. Bugünün en kıymetli varlığı olarak görülen “müşteri verisi” en önce ve en çok telekom operatörlerinde vardı. Bir navigasyon uygulamasını veya dijital reklam platformunu en iyi telekom operatörleri yapabilirdi. Ancak bu alanların her birinde küresel ölçekli ve çevik şirketlere karşı yerel ölçekleriyle ve hantal kalan yapılarıyla rakip olamadılar.  

Buradan hareketle konuyu şöyle sonlandırabiliriz: Mobil erişimin ve genelde telekom operatörlerinin yeni bir teknoloji dalgası gelmediği sürece su borusuna benzer düz bir altyapı olarak kalmaları sürpriz olmayacak. Ancak şu ihtimali de atlamış olmayalım; 5G ve özellikle 6G’de bugünkü mobil uygulamaların ötesine geçen ve son kullanıcıya kadar operatörlerin nitelikli desteğine ihtiyaç duyan ürünler ortaya çıkabilir ve bu da oyunu yeniden değiştirebilir. Bu mümkün müdür? cevabını bugünlerde değil ama 5-10 yıl içinde göreceğiz.
 


"Teknoloji" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Çin kuantum iletişim rekoru kırdı

    Çin kuantum iletişim rekoru kırdı

  • LinkedIn 2025 yılında en çok talep görecek yetenekleri belirledi

    LinkedIn 2025 yılında en çok talep görecek yetenekleri belirledi

  • Nvidia CEO'su Huang: İnsansı robotlar beş yıl içinde kullanılacak

    Nvidia CEO'su Huang: İnsansı robotlar beş yıl içinde kullanılacak

  • FT: AB, 150 milyar euroluk savunma fonunda ABD, İngiltere ve Türkiye'ye kısıtlama getiriyor

    FT: AB, 150 milyar euroluk savunma fonunda ABD, İngiltere ve Türkiye'ye kısıtlama getiriyor

  • James Webb'den bir ilk daha: Güneş sistemi dışındaki bir gezegenin atmosferinde karbondioksidi görüntüledi

    James Webb'den bir ilk daha: Güneş sistemi dışındaki bir gezegenin atmosferinde karbondioksidi görüntüledi

  • Geçen yıl Google’ı reddeden Wiz fazladan 9 milyar doları kabul etti

    Geçen yıl Google’ı reddeden Wiz fazladan 9 milyar doları kabul etti

Yazarlar

Çok Okunanlar